"لو أخبرتك" - Translation from Arabic to Turkish

• söylesem
• ya sana
• ya size
• Eğer sana
• söyleseydim
• Eğer söylersem
• Sana anlatırsam
• sana anlatsam

Bunun yapıp yapacağın en yanlış şey olduğunu söylesem dikkate alır mısın?
هل من الفارق لو أخبرتك أن هذا بالضبط الخطأ الذي ستفعل ؟

Bu sayfada da parmak izini bulduğumu söylesem ne dersin?
ماذا لو أخبرتك أيضاً أني وجدت بصماتك على هذه الصفحة

ya sana Amerikalılar'ın çok ilgileneceği bir şey bildiğimi söylersem?
ماذا لو أخبرتك أنه لدي معلومات ستكون مثيرة جداً للأمريكان

ya size bazı tahminlere göre, ABD'de işle ilgili stresin maliyetinin yılda 300 milyar dolara yakın olduğunu söyleseydim?
ماذا لو أخبرتك أنه حسب بعض الإحصاءات، تصل تكلفة التوتر بالعمل بالولايات المتحدة تقريباً إلى 300 مليار دولار سنوياً؟

Eğer sana tüm bildiklerimi anlatırsam eve geri dönebilir miyim?
لو أخبرتك بكل ما أعرفه هل يمكننى العودة هناك؟

Eğer söylersem, gangsterler evime gelip beni keser.
لو أخبرتك سيقطعني رؤووس بعض العصابات الكبيرة

Bunu Sana anlatırsam benimle evlenmeyi kabul etmeyeceğinden korktum.
كنت خائف ، لو أخبرتك ، لن توافقي على الزواج بي أبداً

Söyle bakalım, eğer karanlık bir yanım olduğunu söylesem, ne dersin?
أخبرني شيئاً لو أخبرتك أن بداخلى جانب مظلم ماذا ستقول ؟

Ayrıca bunun, daha önce olduğunu düşündüğümüzden çok daha fazla insanı öldürdüğünü söylesem?
ولكن ماذا لو أخبرتك أنها بالفعل تقتل أناساً أكثر مما كنا نعتقده من قبل؟

Peki size, uzaktan cerrahi için milyon dolarlık bir robota gerek olmadığını söylesem?
وماذا لو أخبرتك بأنك لست بحاجة لهذا الإنسان الآلي ذو المليون دولار لتجري جراحة عن بعد؟

Size söylesem, hatta miktarın yarısını söylesem, bana yalancı dersiniz.
لو أخبرتك فقط بنصف القدر, لوصفتنى بالكاذب

Son sahne, yatak sahnesi hakkında birşey söylesem, rahatsız olur musun?
هل تمانع فيما لو أخبرتك عن مشهدنا الاخير ذلك الذي يدور في غرفة النوم

Peki ya sana sezon sonunda tekneni geri veririm desem?
وما رأيك لو أخبرتك بأني سأعيد لك القارب بنهاية الموسم؟

Peki ya sana adını, onun yerine geçecekler listesine yazdırabilirim desem?
ماذا لو أخبرتك أنّ بوسعي وضع اسمك في القائمة القصيرة لمنصبه؟

Peki ya size üzerinde çalıştığı dava ile ilgili leziz bilgilerim olduğunu söyleseydim?
حسنا، ماذا لو أخبرتك أن لدي معلومات ثمينة للغاية بشأن قضية يعمل عليها؟

ya size bu kanıtlara ulaşma imkanım olduğunu söylersem ?
ماذا لو أخبرتك أن لدي دخولاً لذلك الدليل؟

Baba, Eğer sana izci olmak istemediğimi söylesem nasıl tepki verirdin?
أبي .. ماذا ستقول لو أخبرتك بأني لا أريد أن أكون بالكشافة

Eğer sana son zamanlarda yattığım adamları söyleseydim...
لو أخبرتك عن الرجال الذين نمت معهم مؤخرا؟

Peki ya onun da bir sene önce öldüğünü söyleseydim?
ماذا لو أخبرتك أنه قد توفي منذ أكثر من سنة؟

Eğer söylersem beni tanımak istemezsin.
لو أخبرتك, لما وددتِ أن تعرفيني

Eğer söylersem gerçekleşmez.
لو أخبرتك لن تصبح حقيقة

Sana anlatırsam bir daha bana aynı gözle bakmazsın.
لو أخبرتك فلن تنظري إليّ بذات النظرة أبداً

Beni utandıran bir şeyi sana anlatsam kendini daha iyi hisseder miydin?
هل ستشعر بتحسن لو أخبرتك بشيء محرج بشأني؟