CIA ile çalışmayı Kabul etsem bile seninle bir daha görüşemeyeceğiz. | Open Subtitles | حتى لو وافقت على العمل مع الاستخبارات فلن أكون أتحدث معك |
İğneyi vurunmayı Kabul etsem bile, ne olacak ki? | Open Subtitles | حتى لو وافقت على أخذ الجرعة ما هو المقصود ؟ |
Senin hikaye gelecek ayın konusu olacak, tabii benim şartlarımı kabul edersen. | Open Subtitles | قصتك سوف يتم نشرها في عدد الشهر القادم، لو وافقت على شروطي |
Eğer başladığın işi bitirmeyi kabul edersen. Daha önce de istedi mi? | Open Subtitles | لو وافقت على إنهاء ما بدأته هل طلب منك من قبل ؟ |
Eski karım makul bir anlaşma yapmayı kabul etseydi bunların hiçbiri olmayacaktı. | Open Subtitles | لو وافقت زوجتي السابقة على تسوية معقولة، ما كان ليحدث أيّ شيءٍ من هذا. |
Peki ya Bakan Chambers'e yollamak istediği mesajı iletmeyi kabul edersem? | Open Subtitles | ماذا لو وافقت على تسليم الرسالة التي يريدها إلى وزير الدوائر؟ |
Peki, seninle aynı fikirde olsam bile, ne yapacağız ki? | Open Subtitles | حسناً ، حتى لو وافقت على كلامك مالذي سنفعله ؟ |
Planınıza Kabul etsem bile arkamda komutanların desteği olmadan Zaman'ı tutuklatıp başa geçemem. | Open Subtitles | حى لو وافقت على هذه الخطة لا يمكنني اعتقال زومان واخذ السلطة دون دعم الجنرالات الاخيرن انه من غير الممكن |
Priya, ben Kabul etsem bile, böyle bir kadını nerede bulacağız? | Open Subtitles | حتى لو وافقت يا " بريا " ، أين سنعثر على هذه المرأة ؟ |
Ben bunu yapmayı Kabul etsem bile mi? | Open Subtitles | حتى لو وافقت على فعل هذا الأمر؟ |
Linda Lake'in kuklası olmayı Kabul etsem bile sonunda beni aldatıp halka ifşa edecek. | Open Subtitles | أعني، حتى لو وافقت على أن أكون دمية (ليندا ليك)، فستخونني في نهاية المطاف وتفضحني. |
Kabul etsem bile, sana kimin söylediğini söylememen kaydıyla olur ancak. | Open Subtitles | " لو وافقت على ذلك ... . فقط " لو |
Birleşmeyi kabul edersen, çok uzun zaman beraber olabiliriz. | Open Subtitles | لو وافقت على الإندماج ، فيمكننا البقاء معا لوقت طويل |
Eğer deneyin bir parçası olmayı kabul edersen... etiketini alacağım, ...şuradaki cesede bağlayacağım. | Open Subtitles | لو وافقت على المشاركة في التجربة ستكون بذلك ساعدت في إنجاح مشروع طبي جديد |
Diğer suçlarını da dikkate almayı kabul edersen hüküm giydiğinde sana çok yardımı dokunur. | Open Subtitles | سيساعدك بشدة حين نصل للحكم لو وافقت على أخذ الاعتدائات في الحسبان |
Ama eğer FBI için en az beş yıllık danışmanlık yapmayı kabul edersen bunlar yok olacak. | Open Subtitles | لكن كلّ ذلك يُمكن أن يختفي لو وافقت لتخدم كمُستشار للمباحث الفيدراليّة لخمس سنواتٍ على الأقل. |
Harvey, Stephanie'den bunu isteseydim ve kabul etseydi ki bunun imkanı yok bu işi halledebilmek için masum insanlara çamur atmış olacaktın. | Open Subtitles | (هارفي), حتى لو سألت (ستيفاني) وحتى لو وافقت, وهذا من المحال انت ستسحب ابرياء |
Tazminatı kabul edersem dava açılmayacağını söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنه لو وافقت على تلك الإنفصال لن يكون هناك دعوى قضائية |
Eğer bahsettiğin uzlaşmayı kabul edersem, beni daha güvenli bir yere nakil edeceklerine söz verir misin? | Open Subtitles | لو وافقت على ماذكرتيه لي في وقت سابق هل تعدينني انه سينقلوني لكان اكثر امنا من هذا |