| Hücre arkadaşı Louis Lepke'ydi. | Open Subtitles | (في الزنزانة المجاورة له كان يوجد (لويس ليبكي |
| Bir gün, Lepke Lowell'a der ki... | Open Subtitles | (ذات يوم, قال (ليبكي) لـ(لويل |
| İyi zaman geçiremem , siz çocuklar da haftasonunu kalbi kırık, umutsuzca ağlamak için omuza ihtiyacı olan yalnız bir adamla geçirmek istemezsiniz. | Open Subtitles | لن أحظى بوقت رائع, وأنتم يارفاق لا تريدون أن تقضوا الإجازة مع شخص وحيد مكسور القلب بائس ويحتاج كتفاً ليبكي عليه |
| Orson, ağlamak için yanlış omuz seçmişti... | Open Subtitles | اختار (أورسون) الكتف الخاطيء ليبكي عليه. |
| Sonra... gelip benim vatkalarıma ağlayacak. | Open Subtitles | وفطر قلبه . وبعدها , هوا سوف يأتي ليبكي على كتفي . |
| Kim orada onun için ağlayacak? | Open Subtitles | من سيكون هناك ليبكي عليه؟ |
| Bir Yahudi bile ayrıldığımızı görünce ağlardı. | Open Subtitles | اليهودي كان ليبكي لرؤية فراقنا |
| Lepke'ye sor. | Open Subtitles | (إسأل (ليبكي |
| Kadın gibi ağlamak mı? | Open Subtitles | ليبكي كإمرأة؟ |
| Ben Jeff'e ağlayacak bir omuz vereceğim siz de şu şıllığın torpido gözüne ölü kuş koyun. | Open Subtitles | هذا مؤسف للغاية. سأعطي (جيف) كتف ليبكي عليه، |
| Babamız şuan bizi böyle görse utançtan ağlardı. | Open Subtitles | أبانا كان ليبكي خزياً لو شاهدنا الآن. |