Bunu beni değil de seni korumak için yapmış olsaydı onu yine de gönderir miydin? | Open Subtitles | و لو أنهُ فعلَ هذا ليحميك بدلاً عني هل ستُرسلهُ هُناك؟ |
Her zaman bir atlı seni korumak için orda olmayacak anladın mı? | Open Subtitles | انت ستسقط ولن يكون فارسك هنا دائماً ليحميك هل تسمعني؟ |
Jean-Claude seni korusun. | Open Subtitles | ليحميك جون كلاود ملحوظة: المقصود بجون كلاود هو فاندام |
Evle ilgili bilmen gerekenleri küçük bir liste haline getiririm ve onu da koruma olarak bırakırım. | Open Subtitles | سوف أعد قائمة ببعض الأشياء التي تحتاجين إلى معرفتها حول المنزل و سأتركه ليحميك |
Seni koruyan kimse de kalmadı. | Open Subtitles | ولايوجد شخص اخر ليحميك |
Arkasında durabileceğin Seni koruyacak kimse kalmadı. | Open Subtitles | لم يبقى أحد لتقف خلفه لم يبقى أحد ليحميك |
Jedediah'ı duyuyor musun? Bıyıklı süvari sen korumak için hep buralarda olacak değil ya. | Open Subtitles | انت ستسقط ولن يكون فارسك هنا دائماً ليحميك |
Kendini korumak için kılıcını yanına alamayacaksın ve eğer senin sahtekar olduğunu anlarlarsa... | Open Subtitles | لن تستطيع ان تأخذ سيفك معك ليحميك. واذا شكوا فيك وانت ذا أهميــ... |
Sadece bizi korumak için, seni korumak için... ..onların yanında savaşmak zorunda. | Open Subtitles | انه فقط يحتاج للقتال الى جانبهم ليحمينا.. ليحميك |
Seni korumak için yalancı şahitlik yapacak. | Open Subtitles | إنه يوشك أن يحلف زورًا ليحميك من هذه الاتهامات. |
Ona fısıldadım, "Erkeğin seni korumak için burada değil, gitti bebeğim!" | Open Subtitles | سأهمس لها "رجلك ليس هنا ليحميك, حبيبتي" لقد رحل |
Sen doğduğun zaman bunu yapmayı yalnızca seni korumak için bıraktı. | Open Subtitles | ولَم يتقاعد إلا بعد ولادتك ليحميك |
Tanrı seni korusun ve kutsasın sevimli çocuk. | Open Subtitles | ليحميك الله و يباركك أيها الولد الجميل |
Tanrı seni korusun, sevgili Piskopos! | Open Subtitles | ليحميك الرب يا أسقف باريس |
Sizi şeytandan korusun diye diğer şeytana ödeme yapıyorsun. | Open Subtitles | تدفع لشرير ليحميك من شرير آخر |
Pekala, ama gideceksen koruma da almalısın. | Open Subtitles | حسنًا لكن إن كنت ستذهبين فعليك بأخذ شيء ليحميك |
Evet, koruma olarak Lindsay'i al. | Open Subtitles | نعم خذ "ليندسي" ليحميك يا "بلو"ّ |
Görkemli olabilir, ama fena düşecek ve seni korumak, sana ne yapacağını söylemek için burada olmayacak. | Open Subtitles | قد يكون عظيماً , و لكن سقوطه سيكون عنيفاً و لن يكون حينها موجوداً ليحميك أو ليُخبرك ماذا تفعل |
İçinde Seni koruyan bir bebek de yok. | Open Subtitles | ليس بك الطفل الآن ، ليحميك. |
Seni koruyan Mormont da burada değil. | Open Subtitles | (مورمنت) ليس هنا ليحميك. |
Seni koruyacak kimse yok ufaklık. | Open Subtitles | لم يبقى أحد ليحميك أيها المهجن الصغير |
Seni koruyacak o umut artık yok. | Open Subtitles | ذلك الأمل لم يعد موجوداً ليحميك. |