Ev sahibimiz var ya, onun tuvaletini kullanmak için aşağıya indi. | Open Subtitles | لقد نزل تحت ليستخدم الحمام فقط في حمام السيده بيرلي ، مالكه المبنى |
Herif, 5 milyon dolarlık nakitle geziyor ve hava alanındaki umumî tuvaleti kullanmak için duracakmış. | Open Subtitles | الرجل يمشي بخمسة ملايين دولار وهو سيتوقف ليستخدم حمام الطائرة العام |
Geçmişimizi bize karşı kullanacak kadar iyi bilen tek kişi o. | Open Subtitles | بيلي هي الشخص الوحيد الذي يعرفنا كفاية ليستخدم ماضينا ضدنا |
Hukuki terimleri kullanacak kadar biliyor ama avukat olarak çalışmıyor. | Open Subtitles | انه يعرف بما فيه الكفاية ليستخدم التعابير القانونية لكنه ليس محاميا ممارسا فعلا |
Richard istekleri dışında bir şey yaptırmak için kimse üzerinde sihir kullanmazdı. | Open Subtitles | لم يكن ريتشارد ليستخدم السحر أبدا ليجبر شخصا على أن يفعل شيئا ضد إرادته |
Babam insanları onun için savaşmalarına zorlamak için asla sihir kullanmazdı. | Open Subtitles | لا، ما كان أبي ليستخدم السحر أبداً لإجبار الناس على القتال لأجله |
Bu kitabı kullanması için bir uzman getirdim ama bu kitapta bir çeşit şifreli çıktı. | Open Subtitles | اسمعي, لقد استدعيت خبيرًا ليستخدم المخطوطات لكن يبدو أنها مُشفرةٌ أيضًا |
Yani o telefonu kullanmak için çıkarken, | Open Subtitles | لذا أتى ليستخدم الهاتف العام في الشارع |
Medyadan Kira'nın sözcüsü olarak kullanmak için çok uygun birisiydi. | Open Subtitles | (لقد كانت الشخص المثالي من الإعلام ليستخدم كمتحدث عن (كيرا |
Medyadan Kira'nın sözcüsü olarak kullanmak için çok uygun birisiydi. | Open Subtitles | (لقد كانت الشخص المثالي من الإعلام ليستخدم كمتحدث عن (كيرا |
Aracı kullanmak için sana para ödediğini biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعلم أنه دفع لك ليستخدم الشاحنة |
Nakit kullanacak kadar akıllıydı ama lobilerindeki ATM'den makbuzlarını aldım. | Open Subtitles | كان ذكي جداً ليستخدم الأموال نقداً لدي إيصالات من أجهزة الصراف الآلي من بهو الفندق الذي سكنوا به |
Susturucu kullanacak kadar akıllıymış. | Open Subtitles | حسنًا،لقد كان ذكيًا كفاية ليستخدم كاتم صوت |
Tabii Tuatha'nın asasını ona karşı kullanacak kişi olarak doğması dışında. | Open Subtitles | عدا واقعة، أنه وُلِد ليستخدم صولجان ( تواثا ) ضدّها |
Babam asla toplu taşıma araçlarını kullanmazdı. | Open Subtitles | لم يكُن أبي ليستخدم وسائل النقل العام قط |
Ne zamandan beri vergi ödeyen bir vatandaşın, kendi parasını kullanması bir suç oldu? | Open Subtitles | منذ متى وهذه تعتبر جريمة للمواطن مواطن يدفع الضرائب ليستخدم ماله؟ |
van Gogh'un imza olarak sadece ön adını kullanması ne kadar kibarca. | Open Subtitles | كم كان "فان كوخ" طيباْ ليستخدم اسمة الأول فقط |
Biraz önce adamı banyoyu kullanması için yukarı çıkarmıştı. | Open Subtitles | وقد تركته يصعد ليستخدم الحمام منذ قليل |