| Blake-Conant laneti diye bir şey yok. | Open Subtitles | ليسَ هناكَ شئ كلعنةِ عائلتا (بلايك) و (كونانت) |
| -Arkadaşlıkla "kendi başıma" diye bir şey yok. | Open Subtitles | ليسَ هناكَ "بمفردي" في الصداقة |
| - Çünkü Amerikalı diye bir şey yok. | Open Subtitles | - لأنهُ ليسَ هناكَ أمريكيين |
| Kayıp neden diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | ليسَ هناكَ وجود للقضايا الميؤوسة |
| Lütfen ama, mükemmeliyet diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | رجاءً ،، ليسَ هناكَ كمالٌ في هذا العالم |
| "Kendi başıma" diye bir şey yok. | Open Subtitles | "ليسَ هناكَ "بمفردي |
| John Blackwell'in hayatlarımızdan çıkmasını görmekten çok isteyeceğim bir şey yoktur. | Open Subtitles | ليسَ هناكَ شئٌ أفضل رؤيتهُ عدا أن يكونَ (جون بلاكويل) خارجَ حياتكم |
| Fazla rekabet diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | ليسَ هناكَ شئ كمنافس شديد |