Ne düşündüğünü biliyorum, ama aynı şey değil. | Open Subtitles | أعرف ما تفكّرين به ولكنّه ليس الشيء نفسه |
Benimkiyle seninki aynı şey değil Sam. | Open Subtitles | انه ليس الشيء نفسه بالنسبة لي كما هو الحال بالنسبة لك، سام |
İkisi aynı şey değil. Hem de hiç. | Open Subtitles | إنه ليس الشيء نفسه على الاطلاق |
Ama Brett'in başına gelen aynı şey değil. | Open Subtitles | لكن ما يحدث مع بريت ، ليس الشيء نفسه |
Belki tamamen aynısı değil. | Open Subtitles | حسناً ، ربّما ليس الشيء نفسه تماماً |
Bu aynı şey değil. | Open Subtitles | هذا ليس الشيء نفسه. |
aynı şey değil! | Open Subtitles | هذا ليس الشيء نفسه |
aynı şey değil. | Open Subtitles | هذا ليس الشيء نفسه. |
Bu aynı şey değil. | Open Subtitles | إنه ليس الشيء نفسه |
bu aynı şey değil. | Open Subtitles | إنه ليس الشيء نفسه. |
aynı şey değil, tamam mı? | Open Subtitles | ليس الشيء نفسه ، فهمت ؟ |
aynı şey değil ama. | Open Subtitles | هذا ليس الشيء نفسه |
Bu asla aynı şey değil. | Open Subtitles | هذا ليس الشيء نفسه |
Bu aynı şey değil. | Open Subtitles | هذا ليس الشيء نفسه |
Bu aynı şey değil. | Open Subtitles | ليس الشيء نفسه. |
- İkisi aynı şey değil. | Open Subtitles | ليس الشيء نفسه .. |
aynı şey değil. | Open Subtitles | هذا ليس الشيء نفسه. |
- aynı şey değil. - Nedenmiş peki? | Open Subtitles | -إنه ليس الشيء نفسه |
Ve bu ev diğerinin aynısı değil. | Open Subtitles | و هذا المنزل ليس الشيء نفسه |