"ليس بأفضل" - Translation from Arabic to Turkish

    • iyi değil
        
    • değildir
        
    Mısır gevreği sizin için daha iyi, donut'un tadı çok daha iyi, ama işin sonunda hiçbiri diğerinden daha iyi değil, zor bir seçim. TED إن الحبوب أفضل بالنسبة لك، الكعك المحلى طعمه أفضل بكثير، وعمومًا فإن كليهما ليس بأفضل من الآخر، خيار صعب.
    Her iki işi de tam istediğiniz gibi hayal edin, ikisi de birbirinden daha iyi değil. TED تخيل الوظيفتين كما شاء بحيث أن كليهما ليس بأفضل من الآخر.
    Ama şimdiye kadar, dışarıda olmak içeriden iyi değil. Open Subtitles و لكن بخلاف ذلك ، ما يجري بالخارج ليس بأفضل مما في السجن
    İşlerimiz bu aralar o kadar iyi değil, bu yüzden, eğer arkadaşlarınıza bizi tavsiye edebilirseniz bunun çok yardımı dokunur. Open Subtitles مشروعنا في الحقيقة ليس بأفضل حال، لذا إذا كان بإمكانكم التوصية بنا عند أصدقائكم.
    Alternatifler aynı kulvarda olduğunda ne seçtiğinizi çok çok önemli olabilir ama bir alternatif diğerinden daha iyi değildir. TED عندما تكون البدائل متساوية، قد يهم كثيرًا الخيار الذي اخترته، ولكن أحد البدائل ليس بأفضل من الآخر.
    Zor bir seçimde ise bir alternatif bazı yönlerden daha iyidir, diğer alternatif başka yönlerden daha iyidir ve etraflıca düşünüldüğünde hiçbir alternatif diğerinden daha iyi değildir. TED وفي الخيار الصعب، فإن بديلًا أفضل في بعض النواحي، والبديل الآخر أفضل في نواحي أخرى، وعمومًا فإن كليهما ليس بأفضل من الآخر.
    Ama şimdiye kadar, dışarıda olmak içeriden iyi değil. Open Subtitles و لكن بخلاف ذلك ، ما يجري بالخارج ليس بأفضل مما في السجن
    Küçük ve kırmızı olabilir ama bu ip bir burkadan daha iyi değil! Open Subtitles قد تكون صغيرة وحمراء ولكن هذا الحبل القصير ليس بأفضل من الوضع في برقة - يا إلهي
    Benimkisi de çok daha iyi değil ama istediğin zaman gelebilirsin. Open Subtitles حسناً, منزلي ليس ...بأفضل حالاً منه, لكن مرحباً بك فيه...
    Benim kanıtım da daha iyi değil. Komple yıkama. Open Subtitles دليلي ليس بأفضل,غسيل شامل
    Karşıt bir cehennem de daha iyi değil. Open Subtitles نقيض الجحيم ليس بأفضل
    Sadece olabileceği kadar iyi değil. Open Subtitles ليس بأفضل حالٍ ممكن
    Çok iyi değil. Open Subtitles اه، ليس بأفضل حال
    -Clive'dan iyi değil. Open Subtitles -إنه ليس بأفضل من كلايف
    Babam. Pek iyi değil. Open Subtitles إنّه ليس بأفضل حال .
    Görünüşe göre, JT pek de iyi değil. Open Subtitles من الواضح أن (جي تي) ليس بأفضل حال
    Ona bak.İyi değil. Open Subtitles ليس بأفضل حال.
    Şehirde şu anki işinizde kalmak veya kırsalda daha iddialı bir iş için hayatınızı kökünden değiştirmek arasında kıvranır durursunuz. çünkü kalmak bazı yönlerden iyidir, taşınmak başka yönlerden ve ikisi de birbirinden daha iyi seçimler değildir. TED أنت تتعذب فيما أن تبقى في وظيفتك الحالية في المدينة أو أن تترك حياتك من أجل عمل أكثر تحدّ في الريف لأن البقاء هو أفضل من ناحية، والانتقال أفضل من ناحية أخرى، وعمومًا فإن كليهما ليس بأفضل من الآخر.
    Çünkü pek... Pek hamarat değildir de. Open Subtitles . لأنها , ليس بأفضل طاهيه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more