"ليس بالسهل" - Translation from Arabic to Turkish

• kolay değil
• kolay olmayacak
• hiç kolay
• o zor bir

Yakın arkadaşım Kermit'in de dediği gibi yeşil olmak kolay değil.
لذا، صديقي كرميت يقول إنه ليس بالسهل أن تكون أخضر.

Böyle bir şeyi yapmak gerçekten hiç de kolay değil.
فالأمر ليس بالسهل للقيام بهذا النوع من العمل،

Sağır bir kadının size söylediği aptal şeyleri söyleyip düşük maaşla geçinmek kolay değil.
إنه ليس بالسهل ..أن تأخد أجراً قليلاً لكي تقول أي شيء غبي تقوله هذه المرأة الصماء

Kendi normalliğimi kurmaya niyetliyim. Ama bu hiç kolay olmayacak.
أنوي بناء حياتي الطبيعية ولكنه امر ليس بالسهل

Ve Kumar'ın gidişi ile Kip'i güvende tutmak kolay olmayacak.
.. (ومع رحيل (كومار إبقاء (كيب) في أمان ليس بالسهل

Görüş alanımızı kaplayan en büyük nesne bu uyduyken bu o kadar kolay değil.
إنه أمر ليس بالسهل عندما تجد أمامك منظر هذا الكوكب

Bak ne diyeceğim,... Bu yaptığı şey hiç kolay değil ama, gerçekten değdiğini düşünüyorum.
أكثر منك ياصديقي هذا الأمر ليس بالسهل ولكنه يستحق العناء

Konuşmamız gerek. Söylemesi kolay değil.
نحن بحاجه للحديث , هذا ليس بالسهل علي طرحه

Farkındayım. Evli bir adamla birlikte olmak, benim için de kolay değil.
انا أعلم هذا , ليس بالسهل حتى ان أواعد رجلاً متزوج

Senin hakkındaki tüm soruları cevaplıyordum ama başka insanlar adına konuşmak benim için kolay değil.
لقد كنت أجاوب عن اسئلة بخصوصك طوال الايام الماضية وهذا ليس بالسهل علي كما تعلمين أن أتحدث بشأن الأخرين

Bir sitcom yıldızı iken aynı zamanda bir aile olmak hiç kolay değil.
بالتأكيد ليس بالسهل كونك في عائلة و الذي يصادف انها تمثل مع بعضها في مسلسل سيت كوم

kolay değil, söyleyeyim.
اخبرتكم أن هذا الأمر ليس بالسهل

Bu o kadar kolay değil. Alfa bölgesini terkettiklerinden beri, onlar hakkında pek bir şey duymadık.
هذا ليس بالسهل منذلحظةمغادرتهملموقع"ألفا"

Bu kulağa geldiği kadar kolay değil.
انه ليس بالسهل القيام بهذا كما يبدو

Evet, tedavisi de pek kolay olmayacak.
نعم, وعلاجه ليس بالسهل

Evet öyle, iyi etmeside kolay olmayacak.
نعم, وعلاجه ليس بالسهل