"ليس رائعاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • Hiç hoş değil
        
    • iyi değil
        
    • harika değil
        
    • güzel değil
        
    Bu Hiç hoş değil! Open Subtitles و لكن هذا ليس ما وقعنا عليه هذا ليس رائعاً
    Yapma böyle dostum, Hiç hoş değil. Open Subtitles مهلاً ، يا رجل ، هذا ليس رائعاً لا تفعل ذلك
    Başımıza uğursuzluk getireceksin dostum, bu Hiç hoş değil. Open Subtitles أنت تجلب النحس إلينا وهذا ليس رائعاً يا رجل.
    Burada, yukarı tarafta oturmak çok güzel, ama vadi tarafı o kadar iyi değil. Open Subtitles إنه من الجميل جداً إذا كنت تعيش هنا و لكن ليس رائعاً هناك بالأسفل في القرية
    Yemekler o kadar iyi değil, katılacak kişiler de pek ilgi çekici sayılmaz ama... Open Subtitles .. رغم أن الطعام ليس رائعاً مثل هناك والرفقة .. ليست مثيرة للإهتمام لتلك الدرجة
    Güzel ama harika değil. Daha iyisi yapılabilir. Open Subtitles ليس رائعاً, بإمكانك تقديم شيئاً أفضل من هذا
    Bu mekan harika değil, ben de harika değilim, çünkü hiçbir şey harika değil. Open Subtitles هذا المكان ليس رائعاً وأنا لست رائعة لأن الأمور ليست رائعة
    Güzel bir kadının yanında oturmak hoşuma gitti ama baktığım pek güzel değil. Open Subtitles من اللطيف أن أجلس بجانب جميلة، لكن المنظر ليس رائعاً.
    Bir şey atlamış mıyım diye bakıyor. Bu Hiç hoş değil. Open Subtitles للتأكد من أنني لم افوت أي قطعة هذا ليس رائعاً
    Yarın tüm gün dışarıdayım. Bu Hiç hoş değil. Open Subtitles سأكون خارج المنزل طوال الوقت غدا هذا ليس رائعاً ابداً
    Yarın tüm gün dışarıdayım. Bu Hiç hoş değil. Open Subtitles سأكون خارج المنزل طوال الوقت غدا هذا ليس رائعاً ابداً
    İzninizle sizin içinizi açabilir miyim? Hiç hoş değil! Open Subtitles أتمانع أن أخذ شريحة عينه منك؟ ليس رائعاً!
    Evet. Bu Hiç hoş değil, Tom. Bu aile işi. Open Subtitles (أجل , هذا ليس رائعاً يا (توم هذا عمل العائلة
    Anlamıyorum, bu Hiç hoş değil ahbap. Open Subtitles لا أفهم ذلك. هذا ليس رائعاً, يا صاح.
    Bak, kızgınsın biliyorum ama bu Hiç hoş değil. Open Subtitles أنظري، أعلم أنك مستاءة لكن هذا ليس رائعاً!
    Yemekler pek iyi değil ama karılar epey iyi. Open Subtitles حسناً، الطعام ليس رائعاً لكن المهبل طعمه جيد
    - İyi değil. - Hiç iyi değil. Open Subtitles ـ هذا ليس رائعاً ـ كلا، ليس رائعاً إطلاقاً
    Yüzde 20 çok iyi ama gecenin bir yarısı buraya gelmeyi gerektirecek kadar iyi değil. Open Subtitles عشرون في المئة أمر جيد، بل أمر رائع لكنه ليس رائعاً إلى درجة المجيء في منتصف الليل
    Demek istediğim, yemek harika değil ama porsiyonlar inanılmaz. Open Subtitles الطعام ليس رائعاً ولكن الكميات هائلة.
    - harika değil. Çünkü yapmazsam, babamla başım belaya-- Open Subtitles ليس رائعاً , لأنني إن لم أفعل فسأقعفيمشكلةمع...
    Yeterince korkutucu değil diye mi harika değil? Open Subtitles ليس رائعاً لإنه ليس مُخيفاً كفاية ؟
    Marihuana yasadışı.güzel değil. Open Subtitles ليس رائعاً ، حسناً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more