"ليس سؤالا" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir soru değil
        
    • bir soru değildi
        
    • soru bile
        
    • soru değil ama
        
    Bu tuzak bir soru değil. Onunla yatıyor musun, yatmıyor musun? Open Subtitles إنه ليس سؤالا خادعًا ، هل تضاجعها أم لا ؟
    Bu, esasen ne olup olmayacağı ile ilgili bir soru değil; kadınlar ve "ötekiler" onları inşa etmediği takdirde binalarımızın, manzaralarımızın, kentlerimiz ve kırsal bölgelerimizin ne ölçüde daha çirkin, daha işlevsiz, daha adaletsiz ve daha onursuz olup olmayacağı ile ilgilidir. TED هذا ليس سؤالا لو إذا لكنه إلا أى حد مبانينا، المناظر الطبيعية، مدننا، مجتمعاتنا الريفية سيكونوا أقل جمالا، أقل فعالية، أقل إنصافا، أقل إحتراما لأن النساء والأشخاص الملونين أقل إحتمالية لإنشائهم.
    - Şu an sormak için iyi bir soru değil, Lavon. Open Subtitles هذا ليس سؤالا منصفا ليسأل لي الآن لافون
    - Bilmiyorum,bırak düşüneyim. - Kötü bir soru değildi, Burt. Open Subtitles لا أعلم دعني أفكر "ليس سؤالا سيء "بيرت -
    Bu retorik bir soru değildi. Open Subtitles هذا ليس سؤالا ًبلاغياً
    - Ama Ollie... - Thea, soru bile saymıyorum bunu. Open Subtitles لكن ،أولي - ثيا ، إنه ليس سؤالا -
    Bu soru değil ama. Open Subtitles ذلك ليس سؤالا فعلاً
    Bu bir soru değil. Gerçeği açıklığa kavuşturuyorum. Open Subtitles انه ليس سؤالا انا اذكر الحقائق
    Bu sıradan bir soru değil. Open Subtitles انه ليس سؤالا سهلا
    Ama bu ilginç bir soru değil. Open Subtitles ولكنه ليس سؤالا مثيرا.
    Mantıksız bir soru değil. Open Subtitles إنه ليس سؤالا غير مفهوم
    Bu sorman gereken bir soru değil. Open Subtitles هذا ليس سؤالا تسأله
    O kadar zor bir soru değil. Open Subtitles إنه ليس سؤالا صعب
    Bu tuzak bir soru değil, Laurent. Güzel. Open Subtitles ليس سؤالا فخا (لوران)، إنه جميل...
    Harika bir soru değil ama! Open Subtitles ليس سؤالا جيدا
    Sorduğun soru bile değil. Open Subtitles -إنّه ليس سؤالا حتّى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more