"ليس شئ" - Translation from Arabic to Turkish

    • şey değil
        
    • şey değildir
        
    Bu iyi bir şey değil ve verimsiz yanmadan kaynaklanıyor, yanmanın kendisinden değil. TED إنه ليس شئ جيد، وأنه من الإحتراق غير الفعال، وليس من الإحتراق نفسه.
    Öyle abartı bir şey değil, sadece İspanyolca bir şeyler söylüyorum. Open Subtitles أنه ليس شئ فاخر , فقط نوعاً ما عضاض اسباني صغير
    Hayır, hayır, öyle bir şey değil. Aslında çok normalimdir. Open Subtitles لا , لا , لا أنه ليس شئ , في الواقع أنا عاديه جداً
    Lassiter, yaptığım tap dansı tecrübe olmadan şıp diye yapabileceğin bir şey değil. Open Subtitles لاستر نوع النقر الذي افعله ليس شئ تستطيع القفز فيه بدون خبرة
    Bir kadının vücudu, açığa vurulmak için ifade edilen bir şey değildir! Open Subtitles جسم السيدة ليس شئ عادي لكي يُعرض
    Dava edilmek güzel bir şey değildir. Open Subtitles ان تقاضا ليس شئ جيد على الاطلاق
    Zor bir şey değil. Sevgimde samimi olduğumu düşünürse bana karşı koyamaz. Open Subtitles هذا ليس شئ صعب إذا كنت حساسة في مشاعري، كيف سيقاوم ألا يقع معي؟
    Bu koku hep olan bir şey değil. - Çöpten geliyordur kesin. Open Subtitles هذه الرائحة ليس شئ اعتيادي هنا أنا متأكد أنها الزبالة
    Büyüyecek misin? Önemli bir şey değil. Open Subtitles هل من الممكن أن تكبرى انه ليس شئ مهم
    Cinselliği merak etmek, utanılacak bir şey değil. Open Subtitles الفضول الجنسي ليس شئ تخجلين منه
    Bu utanılacak bir şey değil. Open Subtitles علي أي حال , أنه ليس شئ لتخجلِ منه
    Ama baş edemeyeceğim bir şey değil. "Baş etmek" mi? Open Subtitles لكنه ليس شئ لا يمكنني التعامل معه
    Bu düşünmeden söyleyeceğin bir şey değil. Değil. Open Subtitles انه ليس شئ تقوليه هكذا ليس كذلك
    Beni biraz endişelendiriyor. - Önemli bir şey değil doktor. Open Subtitles هذا يقلقنى نوعا ما - هذا ليس شئ دكتور , هيا
    Şey, bu hergün olan bir şey değil. Open Subtitles حسنا , هذا ليس شئ يحدث لك كل يوم
    Sır saklamak sağlıklı bir şey değil. Open Subtitles حسناً ، حفظ الاسرار ليس شئ صحياً
    Tartıştık ve çok ileri giden bir konuşma oldu. Ama endişeleneceğin bir şey değil. Open Subtitles حصل بيننا شجارا ولكنه ليس شئ مُقلق
    Yaptığın bir şey değil. Olmasına izin verdiğin bir şey. Open Subtitles إنه ليس شئ تجعله يحدث إنه شئ تدعهُ يحدث
    Hepimizin yakalanacağı bir şey değildir. Open Subtitles فهو ليس شئ بإستطاعتنا إمساكة
    Hepimizin yakalanacağı bir şey değildir. Open Subtitles فهو ليس شئ باستطاعتنا امساكه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more