"ليس غبياً" - Translation from Arabic to Turkish

    • aptal değil
        
    • aptal değildir
        
    • aptal biri değil
        
    • aptalca değil
        
    • aptal değilmiş
        
    • kadar da aptal
        
    Belki de sandığım kadar aptal değil. Open Subtitles ربما أنه ليس غبياً بالدرجة التى اعتقدته عليها
    Balıkçı bizim kadar aptal değil. İşten anlıyor. Open Subtitles تاجر السمك ليس غبياً مثلنا أنه يعرف
    Adam aptal değil. Open Subtitles لقد حذرتك، أن الرجل ليس غبياً.
    Queen aptal değildir Clark. Yani bunu sana öylece vermeyecektir. Open Subtitles و(كوين) ليس غبياً يا (كلارك)، أعني، لن يسلمه لك بسهولة
    - Charlie aptal biri değil. - Çok zeki de değildi. Open Subtitles ـ إد، إن (تشارلي) ليس غبياً ـ ولكنه ليس ذكياً جداً
    aptalca değil. Aptal olan sensin. Bütün bunların olabileceğini sana söylemiştim. Open Subtitles .إنه ليس غبياً بل أنتِ الغبية .لقد حذرتكِ أن هذا سيحدث
    Belli ki, göründüğü kadar aptal değilmiş. Open Subtitles من الواضح، انه ليس غبياً بالقدر الذي يبدو عليه
    Bizim reis göründüğü kadar aptal değil. Open Subtitles القائد ليس غبياً كما يبدو
    Arkadaşınız bir aptal değil, Bay Faulkner. Open Subtitles صديقك ليس غبياً يا سيد "فوكنر"
    Sandığım kadar aptal değil. Open Subtitles ليس غبياً كما ظننت.
    White belki de aptal değil. Open Subtitles وايت ليس غبياً بالنهاية.
    aptal değil ya da terbiyesiz. Open Subtitles ليس غبياً ولا متهوراً
    Dangalağın teki ama aptal değil. Open Subtitles هو أبله ولكنه ليس غبياً
    aptal değil ya, anlamıştır. Open Subtitles إنه ليس غبياً أظنه فهم الأمر
    Oğlum Bekyu'da deüil, Zak onu evinde tutacak kadar aptal değil. Open Subtitles (زاك) ليس غبياً بما يكفي لإبقاء ابني معه
    - Ama aptal değil. Ona yardımcı ol. Open Subtitles لكنّه ليس غبياً ، أعطه صوتاً
    Rahim aptal değildir, ne yaptığını bilir. Open Subtitles المبيض ليس غبياً يعرف ما يفعله
    Biraz salaktır ama aptal değildir. Open Subtitles أعني، هُو مُغفل، لكنّه ليس غبياً.
    Tüm delillerin olduğu yerde arabasını bırakacak kadar aptal biri değil. Open Subtitles ليس غبياً ليترك سيارته قرب... حقلاً مليئاً بالأدلة.
    Çünkü daha iyi. aptalca değil. Open Subtitles لأنه افضل إنه ليس غبياً وأنا لست غبية
    Yine de o kadar da aptal değilmiş. Open Subtitles اتضح أنه ليس غبياً رغم كل شئ
    Ama aslında o kadar da aptal bir mesele değil bu, değil mi anne? Open Subtitles لكنه ليس غبياً حقاً؟ أليس كذلك يا أمي؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more