Arkadaşım Frank Levin'i öldürdüğü için canına okuyacağımı da biliyorum. | Open Subtitles | وأعلم أيضا أنني سأقوم بدفنه لأنه قتل صديقي "فرانك ليفن" |
Corliss o bilgiyi nasıl edindi bilmek istiyorum belki ona Frank Levin söyledi.. | Open Subtitles | أريد معرفة كيف حصل "كورليس" على تلك المعلومات؟ ربما أخبره "فرانك ليفن" بهذا |
Frank Levin, kendisi dedektifimdir, ücreti ayrıca ödenir. | Open Subtitles | هذا "فرانك ليفن" وهو المحقق الخاص لي ومصروفاته ليست إضافية |
Günaydın, Mick. Frank Levin'e yazık olmuş. | Open Subtitles | صباح الخير يا "ميك" أشعر بالحزن على "فرانك ليفن" |
Frank Levin'i, oğlum öldürmedi dedim çünkü ben öldürdüm. | Open Subtitles | لقد أخبرتك بأن ابني لم يقتل "فرانك ليفن" أنا قتلته |
bu Frank Levin, araştırmacım. Maaşı harcamaya dahil ödeniyor elbette bu Mary Windsor. | Open Subtitles | هذا "فرانك ليفن" وهو المحقق الخاص لي ومصروفاته ليست إضافية |
- iyiyim.bu Frank Levin, araştırmacım. | Open Subtitles | -بخير , شكراً لكِ .. هذا "فرانك ليفن" محققي |
yarın, Mick. üzgünüm Frank Levin. | Open Subtitles | صباح الخير يا "ميك" أشعر بالحزن على "فرانك ليفن" |
söyledim Frank Levin'i oğlum öldürmedi ... ben öldürdüm | Open Subtitles | لقد أخبرتك بأن ابني لم يقتل "فرانك ليفن" أنا قتلته |
Ve Tony Levin, muhteşem Herkesle birlikte çalışan bas basçı | Open Subtitles | و(توني ليفن) وهو عازف غيتار رائع حيث عمل مع الجميع |
David Levin, Ron Lambert. | Open Subtitles | سيدي (و ( ديفيد ليفن) و (رون لامبرت كيف حالك؟ |
Frank Levin, dedektifim. | Open Subtitles | هذا "فرانك ليفن" المحقق الخاص بي |
Ortağım, Frank Levin'in eşcinsel olup olmadığını soruyor. | Open Subtitles | شريكي يسألك إن كان "فرانك ليفن" شاذاً؟ |
ortağım Frank Levin'in homosoksüel olup olmadığını soruyor. | Open Subtitles | شريكي يسألك إن كان "فرانك ليفن" شاذاً؟ |
- bizim kim olduğumuz hakkında fikrin yok biliyorum ki oğlun Louis Donna Renteria cinayetini ödeyecek... ve ayrıca arkadaşım Frank Levin'in cinayetini. | Open Subtitles | -ليست لديك فكرة عنّا أعلم أن ابنك "لويس" سوف يُسجن بتهمة قتل "دونا رينتريا" وأعلم أيضا أنني سأقوم بدفنه لأنه قتل صديقي "فرانك ليفن" |
Levin'in Ajan Stark öldürüldükten sonra aldığı videodaki adamla aynı kişi. | Open Subtitles | هو نفس الرجل في الفيديو الذي حصل عليه (ليفن) بعد قتل العميل (ستارك)، |
Janna Levin bilimin en zorlu sorularını cevaplamak için karmaşık simülasyonlar kullanan bir kuramcı. | Open Subtitles | (جانا ليفن) عالمة نظرية تستخدم محاكاة لطرق عددية معقدة لتحل بعض مشكلات العلم الخطيرة |
Levin'in öldürüldüğü güne ait güvenlik görüntülerini indirmeye cüret ettim. | Open Subtitles | أخذت الحرية في تحميل صور المراقبة من غرفة التشريح في اليوم الذي قتل فيه (ليفن). |
Ajan Levin'in koluna saklanmış bir tür küçük mikroçip varmış. | Open Subtitles | العميل (ليفن) كان لديه رقاقة صغيرة ذرعت في ذراعه بطريقة ما. |
Ajan Levin'in kolundaki kesikle aynı yerde. | Open Subtitles | حسناً، أنه تماما في نفس مكان الجرح في جثة العميل (ليفن). |