Linda Ryan'ı oyalarken, ben de aşağıya yani şuraya Lem'le Phil'in kapısında bekliyor olacakları ana bilgisayar odasına ineceğim. | Open Subtitles | عندما تفعل ليندا ذلك أنا سأحضر الشارة الى هنا حيث أن ليم و فيل ينتظرون خارج غرفة الكمبيوتر الكبرى |
Lem ile evlenerek ne elde etmeyi beklediğini bilmek istiyorum. | Open Subtitles | اود ان اعرف بما تأملين بالخروج به بزواجُكِ من "ليم". |
Gidip Lem'i bulacağım ve nasıl bir kadınla evlendiğini anlatacağım! | Open Subtitles | "سأجد "ليم" الأن, وأخبره بأي نوع من الزوجات حصل عليه". |
Cho, Lim'in ofisine gizlice pencereden gireceksin. | Open Subtitles | وَ تشو سوك جونغ سيتسلّل إلى مكتب .ليم غيي جين منْ خلال النافذة |
Bu arada ben de Lim ve Ryu'yu meşgul edeceğim. | Open Subtitles | سأجعلُ ليم غيي جين وَ ريو جانغ تشون .مشغولين في الوقت نفسه |
Liam, git! Hadi! Frank, hapse giremem! | Open Subtitles | ليم اذهب تحرك فرانك انا لا استطيع الذهاب للسجن |
Lem, orgenerallerin hala Küba'ya girilmesini savunduklarını söyledi. | Open Subtitles | ليم قال أن القادة ما زالوا يعتقدون أنه علينا أن نذهب إلى كوبا |
Lem Uydusu 4'ü göster ve proton indüksiyon ısı taraması yap. | Open Subtitles | أعطني ليم سات 4, رجاءاً, مع الحث الحراري بواسطة البروتون. |
Gerçi ikimiz de Lem'le Phil'in laboratuvarda yarattıkları bir şeye boyun eğmiştik. | Open Subtitles | بالرغم من أن كلانا فَقد شيءِ و ليم و فل وجدوا في المختبر |
Gerçek şu ki, Lem'in paraşüt takıp takmaması hukuk departmanının umurunda değildi. | Open Subtitles | الحقيقة كانت أن القانون لم يكن يكترث إذا ارتدى ليم مظلة أم لا |
Tanrım. Lem, bilimi kötüye kullanıyorsun. | Open Subtitles | يإلهي ، ليم أنت تستخدم العلم في أشياء سيئة |
Birkaç gün sonra Phil ve Lem saç sorununa çözümü buldular. | Open Subtitles | بعض بضعة أيام تمكّن فيل و ليم من إيجاد حل لمشكلة الشعر |
Ben bir bilim adamıyım Lem. | Open Subtitles | أنا عالم يا ليم لقد كنت الخطر الذي يهدد البشريه |
Lem, annene hiçbir şeyi ispatlamak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليم ، لا يجب عليك أن تُثبت أي شيء لوالدتك |
Phillip Myman, eğer Lem'in üzerine biraz fazla gidiyorsam, bu ona gelişmeye açık potansiyel alanları göstererek | Open Subtitles | فيليب مايمان لو كنت قاسية على ليم قليلاً فهذا لمساعدته بأن أشير له إلى أخطائه كي يحسن من نفسه |
Lim Ji-Oh, sen şaman mı yoksa büyücü doktor falan mısın? | Open Subtitles | ليم جي-أوه، هل أنت شامان أو دكتورة ساحرة؟ |
Siu Lim tao, chum kiu ve bir de biu jee. | Open Subtitles | سو ليم تاو و شم كيو وهناك أيضاً بيو جي |
Sözde Milli İstihbarat ajanı Seo Kang Kuk, Bay Lim'in menejeri mi? | Open Subtitles | هل السيّد المدعو بعميل المخابرات (سيو كانغ كوك) هو مدير السيّد (ليم)؟ |
Lim Deok Kyu'nun da saldırmaya pek niyeti yok gibi. | Open Subtitles | (ليم ديوك كيو)، لايبدو أنّه لديه رغبة في الهجوم أيضاً! |
Sürtük. Silahlar, Liam. Asla fazla emniyetli değildir. | Open Subtitles | عاهرة الأسلحة " ليم " لا يمكن أن تكون آمنة جداَ |
Ve bugün, bu büyük şehir adına bunu Liam Case'ye sunmaktan büyük gurur duyuyorum. | Open Subtitles | -الان و من هذه المدينه العريقه --اتشرف بمنح - ليم كيس |
Ailemin Old Lime'daki teknesini alıp yarış haftası Larchmont'a kadar gideceğiz. | Open Subtitles | من بيت والداي في أولد ليم وطول الطريق إلى لارتشمونت لـ السباق الأسبوعي علينا ان نشتري قارباً |