Linda'nın bir ilişkisi var demiştin. | Open Subtitles | لقد قلت انك تعتقد ان ليندا كان لديها علاقة غرامية |
Linda, kesilme sırasında Hunter'ın önünde duruyordu. | Open Subtitles | ليندا كان يقف أمام هنتر عندما تم قطع. الحمض النووي يؤكد أن الدم كان له. |
Linda'nın kalbi her ameliyatta daha da zayıfladı bu yüzden kalbin durma ihtimali yüksek. | Open Subtitles | جدار قلب ليندا كان ينمو اضعف بعد كل جراحة لذلك هناك قدر أكبر من احتمالات تمزق القلب. |
Bize Langston'ın nasıl öldüğünü söyle, Linda. O çok sarhoştu. | Open Subtitles | أخبرينا كيف مات لانغستون يا ليندا كان رجلاً يفرط في الشرب |
Linda tatlıyı severdi, ilaçları sarı renkli MM sanmış. | Open Subtitles | (ليندا) كان عندها دائماً حبوب حلوى إعتقدتأنهم"امآندإمز" |
Çok üzgünüm Linda. | Open Subtitles | أنا آسف "ليندا" كان يجب أن اُنصت لرأيكِ |
- Linda'nın belindeki yara izi çocukken geçirdiği bir kazadan olmuş. | Open Subtitles | (الندب على العمود الفقري لـ(ليندا كان بسبب حادث وهي صغيـرة |
- ve Linda' da yan etkisiydi? - Bu bir teori. | Open Subtitles | و(ليندا) كان مقتلها ثانوي - إنها نظريـة - |
Zoom, Linda'nın, eski kız arkadaşın olduğunu biliyormuş demek. | Open Subtitles | هذا يعني أن (زووم) عرف بطريقة ما أن (ليندا) كان خليلتك السابقة .. |