"لَرُبَّمَا هم" - Translation from Arabic to Turkish

    • Belki
        
    Belki bundan bir ders çıkarırlardı. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم يُمْكِنُ أَنْ يَتعلّموا منه.
    İyi olacağız. Belki de onları bize miras bırakırlar. Open Subtitles نحن سَنَكُونُ لطفاءَ لَرُبَّمَا هم يورثونة إلينا
    Belki yasayı bilmiyorlardır Open Subtitles لَرُبَّمَا هم لا يَعْرفونَ ما هو القانون
    Belki de tam bizim istediğimiz yere saldıracaklar. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم سَيَضْربونَ بالضبط الذي نُريدُهم إلىة.
    Belki kasabada bir sergi açarım. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم سَيَعطونَني عرض في البلدةِ.
    Belki de gelecekte olacaklara zemin hazırlamaya çalışıyorlar. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم يُهيّئونَنا ببساطة للمَجيء.
    Belki de benliğini daha da iyileştirdiler. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم فقط حَسّنوا ألاوضاع من كَانَ،
    Onlarla anlaş. Belki yardım etmek isterler. Open Subtitles أخبرْهم بالصفقةَ لَرُبَّمَا هم يريدون المساعدة
    Belki biraz daha çalışmaları gerekiyordur, o kadar. Open Subtitles وأنا لا أَستطيعُ الظُهُور للحُصُول عليهم لإتّباع الموسيقى. حَسناً، لَرُبَّمَا هم فقط حاجة الممارسة أكثر بعض الشيء.
    Belki bizi bulamazlar. Güneye devam ederler. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم لا يَجدونا، يَستمرُّ جنوباً.
    Belki de nasıl hile yapacaklarını düşünüyorlardı. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم كَانوا يُحاولونَ لفَهْم كَيفَ يَخْدعُ.
    Belki de biraz yemeği daha çok tercih ederlerdi. Open Subtitles أعتقد لَرُبَّمَا هم سَيُفضّلونَ بَعْض الغذاءِ.
    Belki yüzüğü bulmuşlardır, Belki de bulamamışlardır, her şekilde... Open Subtitles لَرُبَّمَا هم سَيَجِدونَ الحلقةَ، لَرُبَّمَا لَيسَ، بأي من الطّرق
    Belki de katil geldiğinde ortalığı biçiyorlardı! Open Subtitles لَرُبَّمَا هم كَانوا يُقطّعونَه متى جاءَ المُهاجمُ فيه.
    Belki onlar bize neden bu kasetlerin ölü bir adamın kasasında kilitli olduğunu söyler. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم يُمْكِنُ أَنْ يُخبرونا بإِنَّهُمْ سُجِنوا
    Belki de peşinde oldukları şey evrak çantandaydı. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم كَانوا يريدون ما في حقيبتِكَ
    Hayal kırıklığını atlatabilmen için Belki sana da birini bulurlar. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم يُمْكِنُ أَنْ يَصْعدوا مَع شخص ما لمُسَاعَدَتك إعملْ خلال إحباطكَ.
    Eğer Laura'yı tanıyorlarsa, eğer hâlâ arkadaşlarsa Belki cenazesine gelirler. Open Subtitles إذا عَرفوا لورا، إذا هم ما زالوا أصدقاءُ، ثمّ لَرُبَّمَا هم سَيَجيئونَ إلى جنازتِها.
    Belki de efsanelerdeki vampirler gibidirler. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم مثل أسطورة مصاصو دماء.
    Belki de dünya için büyük bir şey yapıyorlar. Open Subtitles لَرُبَّمَا هم يَعْملونَ a شيء عظيم للعالمِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more