"مأدبة عشاء" - Translation from Arabic to Turkish

    • akşam yemeği
        
    • akşam yemeğine
        
    • bir yemek
        
    • hazır yemek
        
    Yarın benim için Dupuis'lerin, Dupa'ların, Sander'lerin ve Raoul Flores'in geleceği bir akşam yemeği düzenledi. Open Subtitles انها ستقوم بتحضير مأدبة عشاء بمناسبة حضوري سيحضرها كل من دوبيه و دوبواه و ساندرز و راوول فلورنس
    "Tercihen 5 gibi, erken bir akşam yemeği istiyor" Open Subtitles ويفضل في الساعه الخامسه لأن لديه مأدبة عشاء في وقت مبكر
    Hepimiz için bir akşam yemeği ayarlamama ne dersin? Böylece kendinde görürsün. Open Subtitles لماذا لا أعد مأدبة عشاء لنا جميعاً وبهذه الطريقة سوف ترين
    Bazı önemli kişileri akşam yemeğine davet etmek istiyorum. Open Subtitles أود أن أدعو عدد قليل من الأشخاص المهمين إلى مأدبة عشاء.
    Yani onuruma verilen bir akşam yemeğine ev sahipliği. Open Subtitles تستضيف مأدبة عشاء على شرفي هذا هو الأمر
    Ondan sonra büyük bir yemek veririz. Yemek takımlarını getirmesini söylerim. Open Subtitles وبعد ذلك مأدبة عشاء كبيرة جداً وسأخبرهم بأن يجلبوا صندوق أدواتهم للمائدة
    bir yemek planladığımız için memnunum. Open Subtitles أنا سعيدة بأننا قد خططنا مأدبة عشاء
    Nasıl bir kadın ailesine hazır yemek servis eder ki? Open Subtitles أي نوع من النساء هي التي تقدم لعائلتها مأدبة عشاء التلفزيون.
    Bir akşam yemeği yiyecektin ve onu sinirlendirmeyecektin. Open Subtitles اجعله من خلال مأدبة عشاء ولا تتبولين عليه
    Valerio bana sormadan evimde bir İspanyol arkadaşı için akşam yemeği düzenlemiş. Open Subtitles وضع فاليريو مأدبة عشاء في منزلي بدون يسألني- لصديق أسباني.
    My girl bir akşam yemeği kurdunuz EDECEĞİM. Open Subtitles سيكون لي اقامة مأدبة عشاء مع فتياتي.
    Ama Perşembe günü Cuddy'nin doğum günü ve annesi geliyor- koca bir akşam yemeği olayı. Open Subtitles لكن الخميس عيد ميلاد (كادي) ووالدتها ستأتي، إنّها مأدبة عشاء
    Jefferson-Jackson'da akşam yemeği gibi bir şey varmış. Open Subtitles (في مأدبة عشاء (جيفرسن جاكسون ...أو ما شابه
    Mary Woodhull, Whitehall'de bir akşam yemeğine ev sahipliği yapıyor. Open Subtitles (ماري ودهول) تستضيف مأدبة عشاء أتعلمين في (المنزل الأبيض)
    Richard'ın sağ salim dönmesi şerefine bir yemek veriyorum. Open Subtitles سوف أقيم مأدبة عشاء بمناسبة عودة (ريتشارد) سالما
    - Şöyle küçük bir yemek. Open Subtitles -حقا ؟ -على مأدبة عشاء -فعلا ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more