Evet, çok trajik. Yani yıllardır bir başkan yok mu? | Open Subtitles | أجل، هذا مأساويّ جداً، لذا لم نحظى برئيس خلال أربع سنوات ؟ |
Keşke bu nedensiz saldırıda trajik bir şekilde alınan yaşamları kurtarmak için bir şeyler yapabilseydik. | Open Subtitles | ليتنا فقط استطعنا القيام بشيء لإنقاذ الأرواح التي أُخذت منا اليوم بشكلٍ مأساويّ بسبب هذا الهجوم غير المحقّ |
Kendini kurban ediyorsun. Bu kahramanca değil. Bu trajik. | Open Subtitles | إنّكِ تحاولين أنّ تُمسي شهيدة، هذا ليس عملاً بطوليّ، بل مأساويّ. |
Bu kahramanlık değildir. Bu trajiktir. | Open Subtitles | هذا ليس شأنٌ بطوليّ، إنما هو مأساويّ. |
Bence bu tam bir trajedi zaten. | Open Subtitles | أعتقد بأن ذلك كان مأساويّ. |
Başına trajik bir şey gelecek diye anlaşmıştık. Kaçırılmak da gayet trajik. | Open Subtitles | اتّفقنا على أنّ أمراً مأساويّاً يجب أن يقع لها، و الاختطاف أمرٌ مأساويّ. |
Ama ortada çok trajik bir durum var. Nedir biliyor musun? | Open Subtitles | لكن هناك شيء مأساويّ جداً هل تعرفه؟ |
Prenses ve Gezgin. trajik bir kaderle bağlı ve- | Open Subtitles | أميرة ورحّالة يربط بينهما مصير مأساويّ و... |
- 25 yaşında trajik bir şekilde öldü. - Bende 25 yaşındayım. | Open Subtitles | -لقد مات في الـ25 بشكل مأساويّ |
Spokane çifti trajik bir trafik kazasında hayatlarını kaybetti. | Open Subtitles | "زوجان من (سبوكان) يتوفيان في حادث سيّارة مأساويّ" |
trajik bir şekilde kaybolduğunda, ticari amaçla Siyam Krallığı'na gidiyordu. | Open Subtitles | بمهمّة تجاريّة لمملكة (سايام) عندما تاهت بشكل مأساويّ بالبحر |
Ne kadar da trajik. | Open Subtitles | كلّ ذلك مأساويّ بشدّة. |
"Arızalı doğalgaz hattı Young Çiftliği'nde trajik bir patlamaya yol açtı." | Open Subtitles | "خطّ غاز معطوب يؤول لإنفجار مأساويّ في مزرعة (يانج)" |
Kulağa trajik geliyor. | Open Subtitles | حسنٌ، ذلك أمرٌ مأساويّ |
Damon, Katerina Petrova'nın trajik bir gelişme yaşadığını belirtti. | Open Subtitles | أخبرني (دايمُن) أنّ (كاثرين بيتروفا) تدهورت على نحوٍ مأساويّ. |
- Bir bakıma gerçekten trajik bir durum. | Open Subtitles | إنّه أمر مأساويّ حقاً. |
- Evet, trajik bir kişi. | Open Subtitles | - نعم، مخلوقٌ مأساويّ. |
Bu kahramanlık değildir. Bu trajiktir. | Open Subtitles | هذا ليس شأنٌ بطوليّ، إنما هو مأساويّ |
Bu bir trajedi. | Open Subtitles | إنّه لأمر مأساويّ |
- Öyle, inanılmaz bir trajedi. | Open Subtitles | مأساويّ للغاية. |