"مازلت لا أصدق" - Translation from Arabic to Turkish

• hala inanamıyorum
• hâlâ inanamıyorum
• bile inanamıyorum

Büyükannenizi özlüyorum. Öldüğüne hala inanamıyorum.
إنّي أفتقد جدَّتكم، مازلت لا أصدق أنها رحلت

Hayalimi yaşıyorum. Seksi şişko götümü klübe almalarına hala inanamıyorum.
أنا فقط أعيش الحلم انا مازلت لا أصدق أني أدخلت نفسي بالفرقة

Birinin kız kardeşine bunu yapabileceğine hala inanamıyorum.
مازلت لا أصدق بأن أي شخص يفعل ذلك لأخته

Pırlanta! Bana pırlanta aldığına hâlâ inanamıyorum.
ألماس , مازلت لا أصدق أنه أعطاني الألماس

Bir kapkaççının arkasından koştuğuna hâlâ inanamıyorum.
مازلت لا أصدق أنكِ ذهبتِ لمطاردة سارق الحقيبة وحدكِ

- hâlâ inanamıyorum. Düşünüyorum da seni de ağırlamak zorunda kalmaları ihtiyaçları olan son şeydir.
مازلت لا أصدق ماحدث وأن يضطرا لاستضافتك لليلة كان آخر ماينقصهم كما أتصور

Hâlâ Bosna'daki patlamadan sağ kurtulduğuna bile inanamıyorum.
مازلت لا أصدق أنه نجا من إنفجار "البوسنة"

Bunu bize verdiğini hala inanamıyorum.
مازلت لا أصدق بأنها أعطتنا أياها؟

Orayı yıkacaklarına hala inanamıyorum.
مازلت لا أصدق أنهم سيهدمونه

Emily'nin ailesi burada evlenmiş. Orayı yıkacaklarına hala inanamıyorum.
مازلت لا أصدق أنهم سيهدمونه

Onun öldüğüne hala inanamıyorum.
مازلت لا أصدق إنه مات

hala inanamıyorum. Doğum izninde olan bir çalışanın yerine de çalışıyordu.
رهيب جداً , مازلت لا أصدق ذلك

hala inanamıyorum.
مازلت لا أصدق هذا

Okulumda iş bulduğuna hâlâ inanamıyorum.
مازلت لا أصدق أنك وجدت عملاً في مدرستي

Bu dosyayı aldığına hâlâ inanamıyorum.
مازلت لا أصدق إنك حصلت على الملف

Bunları yediğinize hâlâ inanamıyorum.
مازلت لا أصدق أنكم تأكلون هذا.

Beraber iş yapacağımıza hâlâ inanamıyorum.
مازلت لا أصدق أنّنا سنعمل معًا

Onu öylece terk etmesine hâlâ inanamıyorum.
مازلت لا أصدق أنها تركته هكذا.

Onu salabildiklerine hâlâ inanamıyorum.
مازلت لا أصدق أنهم أطلقوا سراحه

Spor salonuna gittiğine bile inanamıyorum aslında.
مازلت لا أصدق أنك في صالة العاب رياضية

Ben bile inanamıyorum.
مازلت لا أصدق ذلك