"ماعدا ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bunun dışında
        
    • aksi halde
        
    • Aksi takdirde
        
    • Bu hariç
        
    • dışında gayet
        
    Bunun dışında dün, Piper neredeyse evin havaya uçurdu. Open Subtitles ماعدا ذلك أمس، فجّرَ الزمّارُ البيتَ تقريباً.
    Bunun dışında bazen aşçımız sarımsaklı ekmek yapar. Open Subtitles ماعدا ذلك , كبير الطباخين عنا يفضل البيتزا البسيطة
    Barış gücüne katıl, fakirler için ev yap. Bunun dışında her şeyi yap. Open Subtitles إذهب لنشر السلام،إبني بيوتاً لناس الفقراء أو أي شيىء ماعدا ذلك
    Eğer onu tekrar ziyaret edebilirsek, fotoğrafları alırız... aksi halde olmaz. Open Subtitles إن قمنا بزيارتها ثانية فسنأخذ لها الصور ماعدا ذلك فلا نستطيع
    Aksi takdirde parmaklarımızı büküp Binbaşı Carter ve Albay O'Neill'ın başarabilmesi için dua etmeyi öneriyorum. Open Subtitles ماعدا ذلك, أقترح أن نجلس كلنا ونشبك أصابعنا و نتمنى أن الرائد كارتر والعقيد أونيل يستطيعوا مساعدتنا
    Belki kuruntudur ama, hayatımdaki her şeyi hatırlamak zor, Bu hariç. Open Subtitles وربما تكون هلوسة ولكن كل شئ في حياتي متزعزع ماعدا ذلك
    Hayatımın son beş yılını, hayal edilemez... bir acı ve işkenceyle değişmiş gibiyim ama Bunun dışında, iyiyim. Open Subtitles أشعر أني أضعت آخر خمس سنوات من حياتي مقابل الألم و المعاناه و ماعدا ذلك أنا بخير
    Bunun dışında Rittenhouse da Mason Endüstriyi ele geçirdi, ve onlar Flynn'den 10 kat daha kötü olabilirler. Open Subtitles ماعدا ذلك ريتنهاوس يستولون علي مايسون للصناعات وبامكنهم ان يكونوا اسوء من فلين بعشر مرات
    Bunun dışında yollar sıkıcı. Open Subtitles لكن نعم ماعدا ذلك الامور مملة هناك
    Herşey mümkün, Benjy, Bunun dışında. Open Subtitles أيّ شئ محتمل، بنجي، ماعدا ذلك.
    Bunun dışında, gizli bahçemin tadına bakabilirsin. Open Subtitles ماعدا ذلك استمتع بحديقتي السرية
    Maaş rezalet ve Bunun dışında getirisi yok. Open Subtitles المرتب مقرف وليس هناك فوائد ماعدا ذلك.
    Bunun dışında, Bir kapı çivisi kadar ölü. Open Subtitles ماعدا ذلك , فنحن منعزلون
    Bunun dışında her şeyi yaparım. Open Subtitles سأفعل أي شيء ماعدا ذلك
    Çalışanlarıma güvenmek zorundayım... ..aksi halde hayat kaliteleri rezalete döner. Open Subtitles أنا يجب أن أئتمن الناس في ممتلكاتي ماعدا ذلك كفائتهم ستصبح هراءً
    - Gel buraya. aksi halde benimle evlendiğinin kanıtı ne olacak? Open Subtitles تعالي هنا ماعدا ذلك ماهو البرهان على انك تزوجتيني
    Bizce bu durum gerçekten bir anormallik olup gelecek ay da tekrar ederse soruşturmaya açık olacağı aşikardır, aksi halde... Open Subtitles نحن نعتقد أنه مجرد إنحراف عن حسن نيّة وفي حال تكرر في الشهر القادم... عندها سيتطلب الأمر فحصا دقيقا ماعدا ذلك...
    Aksi takdirde, geçit olur ve yolu Terketmiş gibi görünür. Open Subtitles ماعدا ذلك ،هو ذو أبواب ، وهو ينتظر متروك على الطريق
    Bu dünyada gerektiğinde geri çekilmeyi öğrendim, Aksi takdirde savaş, savaş nereye kadar, bir gün aynaya bir bakmışsın, sana bakan yaşlı bir adam var ve kendine sorarsın "Tüm bunlara değer miydi?". Open Subtitles تعلمت اختيار معاركي في هذا العالم ماعدا ذلك, أنت تقاتل وتقاتل ويوم ما ستنظر إلى المرآة وترى رجل عجوز ينظر إليك
    Belki Bu hariç. Open Subtitles ماعدا ذلك بالطبع
    Onun dışında gayet iyi. Open Subtitles ماعدا ذلك فهى لا تؤلم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more