Basit, onlara bunların McDonald's' tan olduğunu söyleyin. | TED | ببساطة علينا ان نخبرهم انهم من ماكدونلدز |
Onlar McDonald's ın yemeklerinin tadının daha iyi olduğuna inanıyorlar ve bundan dolayı tadların | TED | لانهم يظنون ان الطعام في ماكدونلدز شهي اكثر مما يجعلهم يشعرون أن النكهة أفضل |
Şu anda bu zor gözükebilir, ama müşterileri talep edene kadar McDonald's salata satmıyordu. | TED | ربما يبدو الأمر صعباً حالياً، لكن في "ماكدونلدز" لم يُقَدِموا السلطة حتى طلبها المستهلكون. |
McDonald's'ların ortasında Burger King açmış gibiyiz. | Open Subtitles | لقد أفتتحنى "برجر كينغ" وسط مطاعم "ماكدونلدز" |
McDonald Monopoly gibi şeylerde de kullanılıyor oynadığınız oyun Monoply'den çok iskeleyi bulmaya çalıştığınız bir kulübe endüstrisi olarak şekillenmiş durumda. | TED | و هذا مستخدم في أشياء مثل "ماكدونلدز مونوبولي" حيث اللعبة ليست لعبة المونوبولي التي تلعبها لكنه نوع الصناعات المنزلية التي تشكل للمحاولة في إيجاد "بوردواك"، حسناً |
Onu burada bulma şansımızın bir McDonald's bulmak kadar olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن عندنا الفرصة لنجدها هنا في (ماكدونلدز) مثلا |
-Kendi McDonald's 'ınız mı var ? | Open Subtitles | لديك ماكدونلدز الخاص بك؟ |
Bakın, Bayan McDonald. Göğüslerimi büyük çizmiş. | Open Subtitles | أنظري انسه (ماكدونلدز) جعل مقاسي 36-دي |
Muhtemelen orada McDonald's bile yoktur. | Open Subtitles | وقد لا اجد مطاعم ( ماكدونلدز ) هناك |
Kızım, lütfen her yerde McDonald's vardır. | Open Subtitles | ارجوكي مطاعم ( ماكدونلدز ) في كل مكان |