Bill Gates'in parasını değerlendiriyormuş. | Open Subtitles | على ما يبدو، يُعالجُ الكثير مالِ بيل جايتس، |
Yani arkamdan iş çevirip başkanı belediye parasını yol yatırması için ikna etmişsin ama sorun yok. | Open Subtitles | من وراء ظهرَي الى رئيسِ البلدية لإسْتِعْمال مالِ إعادة التطويرِ لمشروع الطريقِ الجديدِ لَكنَّه لا شيء |
Belki de sadece gemiden atladı ve sigorta parasını almak için ölmüş gibi yaptı. | Open Subtitles | حسناً, ربما قد زيّفَ سقوطه من على ...متن القارب حتى يتمكن من تزييفِ موته, والحصولِ على مالِ التأمين |
Diane aradı. Joe'nun parasıyla ilgili sorduğunuz saçmalıkları anlattı. | Open Subtitles | ديان دَعتْ وأخبرتْني عن الفضلاتِ جِئتَ سُؤال عن مالِ جو. |
Ben yetişmiş bir kadınım ve babamın parasıyla yaşıyorum. | Open Subtitles | أَنا إمرأةً ناضجة واعيش على مالِ أبي. |
Para kazanmak için Ken'nin parasıyla bile kumar oynadım. | Open Subtitles | قامرتُ مِنْ مالِ "كين" حتى أكسب مزيداً من المال |