"مانع لدي" - Translation from Arabic to Turkish

• Benim için sorun
• uyar
• sorun yok
• Benim için sakıncası
• yerine takabilirsin

Baba, eğer bir daha biriyle çıkmak istersen, bu Benim için sorun olmaz.
ولكن, أبي إذا أردت مواعدة شخصٍ آخر لا مانع لدي

Annen için uygunsa, Benim için sorun değil.
ان كانت أمك موافقة فلا مانع لدي

Birlikte çalışmak istiyorsan Benim için sorun yok.
أتريدنا أنْ نعمل معاً ؟ لا مانع لدي

- Haklı. Hepsini birden öldürmeliyiz. Ki bu da bana uyar tabii.
إنها محقة، سيتحتم علينا قتلهم جميعًا، ولا مانع لدي من فعل ذلك بالمناسبة

Bana uyar Otomo kardeşime uyduğu sürece.
لا مانع لدي ما دام أن أوتومو, أخي الكبير أوتومو لا يمانع

Ayaklarını yatağımdan çektiğin sürece sorun yok. İğrençler.
لا يوجد مانع لدي, طالما أنك تبعدين قدميكي عن سريري, إنهما مقرفتين

İstersen vazgeçebilirsin. Benim için sakıncası yok.
حسنا ، اعني انك تستطيع انهاء ذلك أعني ، لا مانع لدي.

Bu kadar sevdiysen, kendi elini kesip yerine takabilirsin.
-إذا كانت تُعجبك كثيراً ، بوسعك أن تقطع يدك وتأخذها، فلا مانع لدي.

Tamam, Benim için sorun değil.
حسناً ، لا مانع لدي

Tabii ki Benim için sorun yok.
بالطبع لا مانع لدي

- Benim için sorun olmaz.
-لا مانع لدي -لا تتعبي نفسك.

- Benim için sorun değil
-لا مانع لدي في هذا

Benim için sorun yok.
لا مانع لدي

Benim için sorun değil.
لا مانع لدي.

New York, New Jersey ve Illinois haricinde her yer bana uyar.
أنا لا مانع لدي في أيّ مدينة سوى , نيوجيرسي,نيويورك وأيلنوي, كما هو واضح

O senin kardeşin. Tüm paranı harcayıp onları bulmak istiyorsan bana uyar. Terapiden daha ucuz.
إنه شقيقك، إن أردت صرف مالك كله محاولاً العثور عليهم، فلا مانع لدي بذلك، إنه أرخص من العلاج.

Buradaki şey neyse bizi burada istemiyor ve açık konuşmak gerekirse bana da uyar.
مهما يتربص هنا لا يُريدنا أن نتواجد هنا وبكل صراحة لا مانع لدي.

Oyun oynamak istemiyorsan bence bir sorun yok, ...ama soru sorma.
لا مانع لدي ان لم تريدي اللعب ولكن عندها لا تطرحي الاسئله

Dr. Cox buradaki en iyi cerrah olduğunuzu söyledi, sorun yok.
د. (كوكس) قال بأنك الجرّاح الأفضل هنا لذا لا مانع لدي

İşe yarayacaksa Benim için sakıncası yok.
إذا كان ذلك يساعد، فلا مانع لدي

Benim için sakıncası yok, alabilir miyim?
لا مانع لدي.