O yüzden bulabileceğim her doğaüstü kanıtı... not alıp belgeleyecek vasıflı yardımcılara ihtiyacım var. | Open Subtitles | لذا يجب أن يكون عندي مساعدة مؤهلة خصيصاً لتسجيل الملاحظات وتوثق أي دليل لعالم ماوراء الطبيعة الذي قد أجدة |
Çağlar boyunca pek çok insan gibi, doğaüstü şeyler, daha doğrusu... doğaüstü şeylerin olma olasılığı, beni de çekti. | Open Subtitles | مثل العديد من الناس خلال الاجيال أنا فتنت بعالم ما وراء الطبيعة أو بالأحرى إمكانية عالم ماوراء الطبيعة |
Birileri doğaüstü olguların varolduğunu kanıtlayana dek. | Open Subtitles | حتى يثبت شخص ما بالتأكيد عالم ماوراء الطبيعة بجد |
Aslına bakılırsa bence doğaüstü bir şey değil. | Open Subtitles | في واقع الامر؛ لا أعتقد انها تمثل اي شيء من عالم ماوراء الطبيعة |
Sonuç olarak, Alice eğer biri sana zarar vermek isterse doğaüstü ya da değil ilk önce bizi geçmesi gerekiyor. | Open Subtitles | الحدّ الأدنى، أليس إذا أي شخص يحاول إيذائكِ عالم ماوراء الطبيعة أو لا |
Bu adamda doğaüstü bir şey yok. | Open Subtitles | أعدك هناك لا شيء عالم ماوراء الطبيعة حول هذا الرجل. |
doğaüstü gibi görünmüüyor. | Open Subtitles | حَسناً، الذي لا عالم ماوراء الطبيعة الصحيح. |
Görüyorsun, birçok az gelişmiş medeniyet için bazı gelişmiş teknolojiler doğaüstü gibi görünebilir. | Open Subtitles | تَرى، بالنسبه للعديد مِنْ الحضاراتِ الأقلّ تقدماً بَعْض التقنياتِ المتقدّمةِ تَضْربُهم كعالم ماوراء الطبيعة في الطبيعةِ |
doğaüstü bir olayla karşı karşıyayız. | Open Subtitles | لقد دخلنا الى عالم ماوراء الطبيعة |
Elimde onların bu kaderini etkileyebilecek, doğaüstü olmasa da bir gücüm varken, durup insanların ölmesini izleyemem. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع الوقف بجانب ومراقبة الناس يموتون بدون عمل كلّ شيء... في ي ولو أنه قوّة غير عالم ماوراء الطبيعة للتدخّل في ذلك المصير. |