Bence biraz eğlenmeliyiz. Senin eğlencelerin ve oyunların vardır, Myron. | Open Subtitles | اضطررت للإلتفاف بضع مرات لتحظى بالمرح والألعاب مايرون |
Ben kıza bakarım. Çünkü Myron, bence o senin dikkatini dağıtıyor. | Open Subtitles | لأني يا مايرون أعتقد أنها ستلهيك عن عملك |
Myron Moyer ile acil olarak konuşması gerekiyor. | Open Subtitles | إنها بحاجة للتحدث مع مايرون مويري في الحال. |
Myron'a, banka hesapların için tam yetki verdiğinden tüm paranı almış. | Open Subtitles | لكن بسبب أنك جعلتِ مايرون يتحكم بكل شيء, أنت الآن لا تملكين سنت باسمك. |
Bu arkadaş kalma olayının Myron Moyer'ın tüm paranı alıp kayıplara karışmasıyla bir ilgisi yok değil mi? | Open Subtitles | و هذا لن يكون له أي علاقة مما فعله مايرون موير من سرقة مالك، صحيح ؟ |
Myron, Yahudi bir erkeğin hayatındaki en önemli günü kutlamak üzere 13. yaş gününü. | Open Subtitles | مايرون على وشك الإحتفال على وشك الإحتفال بأهم يوم بحياة ولد يهودي انها طقوس مقدسة |
Myron, normalde şarkı söyleme fırsatına atlardık ama şu anda Bölüm yarışması provalarıyla çok meşgulüz. | Open Subtitles | مايرون على الرغم من أننا بالعادة ننتهز أية فرصة للأداء الآن نحن مشغولون كثيراً بالتحظير للتصفيات |
Myron abartıyı sevdiğine göre glee kulübü onun için bir Broadway parçası söyleyebilir diye düşündüm şöyle modern, yüksek tempolu bir şeyler. | Open Subtitles | إذاً لقد كنت أفكر قليلاً عن الحفل بما أن مايرون مسرحي جداً, بأن جلي سيفتتح الحفل بأغنية برودواي لكن عصرية قليلاً |
Myron tavsiyelerimizi çok beğendi ve partide bizim sahneye çıkmamızı istiyor. | Open Subtitles | إذاً مايرون أُعجب حقاً بأقتراحتنا لذلك قرر بجعلنا نؤدي |
Sevdim seni Titus. Myron Affleck'i temsil ettik. | Open Subtitles | لقد احببتك تيتوس نحن نقدم مسرحية مايرون إفليك |
Myron Taft'ın, Papeete'de bir daire kiralamak için yaptığı başvurunun yanında | Open Subtitles | " تقديم " مايرون تافت " لإستئجار شقة في " بابييتي |
Aferin, Myron. O Persli keşif kolundan fazla kurtulan olmadı. | Open Subtitles | -احسنت يا مايرون لم تفلت العديد من الدوريات الفارسية |
Sana bir zamanlar okuduğum bir şeyi söyleyeyim, Myron. | Open Subtitles | سأخبرك بشيء قرأته ذات مرة مايرون |
Sen benim için endişelenme, Myron. Kendin için endişelen. | Open Subtitles | لا تقلق علي، مايرون اقلق على نفسك |
Sence küçük arkadaşın Myron seni kurtaracak mı? | Open Subtitles | أتعتقدين أن صديقي الصغير مايرون سينقذك؟ |
Ne kadar çabuk olursa o kadar iyi, Myron. | Open Subtitles | إنه وقت جيد كأي وقت آخر، مايرون |
Merhaba Nick. Bu Dr. Myron. | Open Subtitles | أهلا يا نيك .. هذا هو دكتور مايرون |
Merhaba Nick. Bu Dr. Myron. | Open Subtitles | مرحبا، نيك هذا الدّكتور مايرون |
Myron, senin iyi birisi olduğunu düşünüyorum ama bunu kendim halletmeliyim. | Open Subtitles | أظنك رجلاً صالحاً يا "مايرون" و لكن سأفعل هذا بمفردي |
Myron Stefaniuk nehirden 40 yıldır kayıp olan bir kadının cesedini çıkartıyor. | Open Subtitles | يصيد مايرون ستيفانيوك إمرأة خارج النهر... ... الذيإختر40سنة. |
Atlar dağılıyor Russ Miron hızlı çıkıyor | Open Subtitles | إنتشار في الميدان و "روس مايرون" ظهر سريعاً |