İngiliz bilim insanı Michael Faraday bunun tersini gösteren ilk kişiydi. | Open Subtitles | مايكل فاراداي بينما العالم البريطاني كان أول من أثبت العكس |
İnsanlar artık onun en büyük keşfinin Michael Faraday olduğunu söylüyordu. | Open Subtitles | وأن الناس كانوا يرددون أن أفضل اكتشاف له كان (مايكل فاراداي) |
1831 yılında, İngiltere'de Michael Faraday, elektrik üretimini mümkün kılacak olan elektromanyetik indüksiyon prensibini keşfetmişti. | Open Subtitles | في عام 1831 في انجلترا كان (مايكل فاراداي) قد اكتشف مبادئ الحث الكهرومغناطيسي مما جعل توليد الكهرباء ممكنا |
Michael Faraday'a teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لك مايكل فاراداي |
1791'de Londra'nın varoşlarındaki sefil bir evde Michael Faraday doğdu. | Open Subtitles | في عام 1791، في أحد الأحياء الفقيرة المزرية بضواحي لندن ولِدَ (مايكل فاراداي) |
Tarih kayıtlarında Michael Faraday'ın bir daha okula gittiği yazmamaktadır. | Open Subtitles | لم يُسجل التاريخ أن (مايكل فاراداي) لم يحضر إلى المدرسة ثانيةً |
Michael Faraday'in ise farklı bir bakış açısı vardı. | Open Subtitles | ومما يُذكر أسماءهم بكتب التاريخ لكن هذه لم تكن نظرة (مايكل فاراداي) لاختراعه |
Dünya Michael Faraday'in zamanının geçtiğini düşünüyordu. | Open Subtitles | قد ظن العالم أن (مايكل فاراداي) قد انتهى |
Michael Faraday, Isaac Newton'u afallatan gizemi çözmüştü: | Open Subtitles | لقد حلّ (مايكل فاراداي) اللغز الذي حيرَ (إسحاق نيوتن). |
Michael Faraday. | Open Subtitles | مايكل فاراداي |