Ne yapabileceğime, bir bakacağım, ama geceyarısına kadar evinde olması ve aganigi falan olmaması konusunda ısrarcı olmam gerekiyor. | Open Subtitles | سأرى مايمكنني فعله ولكني أصر بأن تعود إلى البيت مع منتصف الليل وألا يكون هناك أي علاقة, سيدي، مهما يكن. |
Gel de bu konuda Ne yapabileceğime bir bakayım. | Open Subtitles | عودي إلى هنا ودعيني أرى مايمكنني فعله حول ذلك |
Sana bir merhem ve... yanma hissini giderici ilaç yazıyorum, ama... başka ne yapabilirim bilemiyorum. | Open Subtitles | سأعطيك مرهم وبعض مزيلات الاحتقان إلهي، أنا لا أعلم مايمكنني فعله سوى ذلك |
Dönme hakkını kazandıracak, yapabileceğim bir şey olup olmadığını bilmem lazım. | Open Subtitles | أريد أن أعرف إذا ماكان هنالك مايمكنني فعله يمكنني من العودة للنادي |
Radyodan bahset. Rehineler için Elimden geleni yapayım. | Open Subtitles | قل لنا اكثر عن المذياع وسأرى مايمكنني فعله حول الرهائن |
Hayatım korku filmine dönmüş durumda ve tek yapabildiğim uzaktan izlemek. | Open Subtitles | تحولت حياتي الى عرض مرعب وكل مايمكنني فعله هو الوقوف جانباً ومشاهدت ماسيحدث |
Yargıça götürebileceğim bir şeyler, Ne yapabileceğime bakarım. | Open Subtitles | شيءٌ يمكنني أن آخذه إلى . القاضي، لأرى مايمكنني فعله |
Bir saniye. Ne yapabileceğime bir bakayım. Büyükannem bana dokuzuncu doğum günümde çinçilya hediye etmişti. | Open Subtitles | امهلني دقيقه لنرى مايمكنني فعله جدتي اعطتني فارا صغيرا لعيد ميلادي التاسع |
Doktorunla konuşup Ne yapabileceğime bakarım. | Open Subtitles | سأتحدث مع طبيبكِ وأرى مايمكنني فعله |
- Doluyuz. Ne yapabileceğime bir bakayım. | Open Subtitles | المكان ممتلئ ، دعني أرى مايمكنني فعله |
Ne yapabileceğime bir bakayım. | Open Subtitles | دعييني أرى مايمكنني فعله |
Başka ne yapabilirim, bilmiyorum. | Open Subtitles | لاتضغط عليّ، لا اعلم مايمكنني فعله ايضاً |
Başka ne yapabilirim bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري مايمكنني فعله غير هذا |
- Sizin için ne yapabilirim, bir bakayım. - Tamam | Open Subtitles | سأرى مايمكنني فعله لجلك - حسنا - |
Bu durumumu düzeltmek için yapabileceğim bir şey var mı? | Open Subtitles | أيوجد مايمكنني فعله في مثل هذه الحالة ؟ |
Şu anda yapabileceğim bir şey var mı? | Open Subtitles | أهنالك مايمكنني فعله في هذه اللحظة ؟ |
Oğlun için yapabileceğim bir şey yok, Bob. | Open Subtitles | . (لايوجد مايمكنني فعله لأجل ابنك، يا(بوب |
Buna gerçekten yok. Elimden geleni yapıyorum. | Open Subtitles | لستَ مضطر لفعل ذلك هذا أقل مايمكنني فعله |
Kazanamayacağımız bir savaşın eşiğindeyiz. Ve bunu durdurabilmek için tek yapabildiğim şeyse bir çocuğu tehlikeye göndermek. | Open Subtitles | نحن على أعتاب حرب لايمكننا النصر بها، وجل مايمكنني فعله لأوقف ذلك ألا وهو تعريض الفتيان للخطر |