"ما استطيع فعله" - Translation from Arabic to Turkish

    • elimden
        
    • Yapabildiğim şey
        
    • Ne yapabilirim bir
        
    • neler yapabildiğimi
        
    Nasıl bunu söylersin ? Ben elimden geleni yapıyorum. Open Subtitles اوه كيف تجرؤ على قول ذلك انا افعل ما استطيع فعله
    Kusura bakma, elimden ancak bu kadarı geliyor. Open Subtitles آسف, هذا كل ما استطيع فعله في هذه اللحظة
    Yapabildiğim şey için kullanmak istiyorsa ve ilacı hazırlarsam bu askerleri öldürmeye programlayacaktır. Open Subtitles أو ربما بسبب ما استطيع فعله الآن ، أنا اصنع العقار الذي يجعل أولئك الجنود يقتلون لكن إن أراد (غيبسون)
    Yapabildiğim şey için kullanmak istiyorsa ve ilacı hazırlarsam bu askerleri öldürmeye programlayacaktır. Open Subtitles أو ربما بسبب ما استطيع فعله الآن ، أنا اصنع العقار الذي يجعل أولئك الجنود يقتلون لكن إن أراد (غيبسون)
    Söz veremem ama Ne yapabilirim bir bakarım. Open Subtitles لا استطيع ان اعودك بأي شيء لكن سأرى ما استطيع فعله شكراً
    Gönder bakalım. Ne yapabilirim bir göreyim. Open Subtitles أرسلها دعني أرى ما استطيع فعله
    Kitapta olacaksam, en azından neler yapabildiğimi göstermeme izin ver. Open Subtitles ان كنت سوف اكون في الكتاب على الأقل دعيني اريك ما استطيع فعله
    Ama elimden gelen tek şey günde iki saatlik vaktimi, lanet olası hayatımı yaşamak yerine hastalarınızdan randevusunu iptal eden var mı yok mu öğrenmek için ofisinizi arayıp telefonda bekleyerek geçirmek. Open Subtitles لكن افضل ما استطيع فعله هو ان استطيع ان اقضي ساعتين كل يوم وقت من الافضل ان اقضيه في الاستمتاع بحياتي اللعينة
    Merak etme, çok istediğim bu işi almak için elimden geleni yapacağım. Open Subtitles و لا تقلق سوف أفعل كل ما استطيع فعله لأحصل على العمل الذي أحبه
    Böyle korkunç bir olaydan sonra elimden bu kadarı geliyor. Open Subtitles هذا اقل ما استطيع فعله بعد محنة فظيعة كهذه
    Fotoğraflar olmadan, elimden sadece hesapları defalarca kontrol etmek gelir. Open Subtitles بدون الصور , كل ما استطيع فعله هو تفحص الحسابات واعادة حسابها
    Bu olaydan hayatlarının son anlarını yaşamakta olan ve artık elimden hiçbir şeyin gelmediği hemen hemen tüm vakalarda, hastaların gerçeğe karşı tepkileri aynıydı: iç huzur ve TED و قد استجبت للعديد من الحالات من وقتها حيث كان المرضي في اخر لحظاتهم و لم يكن هناك ما استطيع فعله لهم تقريبا في كل الحالات كان لهم جميعا نفس رد الفعل تجاة الحقيقة من السلام الداخلي و القبول
    - Elbette efendim, elimden geleni yaparım. Open Subtitles بالطبع يا سيدي كل ما استطيع فعله
    - Ne yapabilirim bir bakayım. - Sen hoş birisin. Open Subtitles سأري ما استطيع فعله انت جميل كالخوخة
    Ne yapabilirim bir bakalım. Open Subtitles سأراى ما استطيع فعله
    Ne yapabilirim bir bakarım. Open Subtitles سوف أرى ما استطيع فعله
    Bana bir şans ver, kocacığım neler yapabildiğimi sana göstereyim. Open Subtitles ... اعطني فرصة يا زوجي لكي أُجعلك ترى ما استطيع فعله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more