Nasıl bunu söylersin ? Ben elimden geleni yapıyorum. | Open Subtitles | اوه كيف تجرؤ على قول ذلك انا افعل ما استطيع فعله |
Kusura bakma, elimden ancak bu kadarı geliyor. | Open Subtitles | آسف, هذا كل ما استطيع فعله في هذه اللحظة |
Yapabildiğim şey için kullanmak istiyorsa ve ilacı hazırlarsam bu askerleri öldürmeye programlayacaktır. | Open Subtitles | أو ربما بسبب ما استطيع فعله الآن ، أنا اصنع العقار الذي يجعل أولئك الجنود يقتلون لكن إن أراد (غيبسون) |
Yapabildiğim şey için kullanmak istiyorsa ve ilacı hazırlarsam bu askerleri öldürmeye programlayacaktır. | Open Subtitles | أو ربما بسبب ما استطيع فعله الآن ، أنا اصنع العقار الذي يجعل أولئك الجنود يقتلون لكن إن أراد (غيبسون) |
Söz veremem ama Ne yapabilirim bir bakarım. | Open Subtitles | لا استطيع ان اعودك بأي شيء لكن سأرى ما استطيع فعله شكراً |
Gönder bakalım. Ne yapabilirim bir göreyim. | Open Subtitles | أرسلها دعني أرى ما استطيع فعله |
Kitapta olacaksam, en azından neler yapabildiğimi göstermeme izin ver. | Open Subtitles | ان كنت سوف اكون في الكتاب على الأقل دعيني اريك ما استطيع فعله |
Ama elimden gelen tek şey günde iki saatlik vaktimi, lanet olası hayatımı yaşamak yerine hastalarınızdan randevusunu iptal eden var mı yok mu öğrenmek için ofisinizi arayıp telefonda bekleyerek geçirmek. | Open Subtitles | لكن افضل ما استطيع فعله هو ان استطيع ان اقضي ساعتين كل يوم وقت من الافضل ان اقضيه في الاستمتاع بحياتي اللعينة |
Merak etme, çok istediğim bu işi almak için elimden geleni yapacağım. | Open Subtitles | و لا تقلق سوف أفعل كل ما استطيع فعله لأحصل على العمل الذي أحبه |
Böyle korkunç bir olaydan sonra elimden bu kadarı geliyor. | Open Subtitles | هذا اقل ما استطيع فعله بعد محنة فظيعة كهذه |
Fotoğraflar olmadan, elimden sadece hesapları defalarca kontrol etmek gelir. | Open Subtitles | بدون الصور , كل ما استطيع فعله هو تفحص الحسابات واعادة حسابها |
Bu olaydan hayatlarının son anlarını yaşamakta olan ve artık elimden hiçbir şeyin gelmediği hemen hemen tüm vakalarda, hastaların gerçeğe karşı tepkileri aynıydı: iç huzur ve | TED | و قد استجبت للعديد من الحالات من وقتها حيث كان المرضي في اخر لحظاتهم و لم يكن هناك ما استطيع فعله لهم تقريبا في كل الحالات كان لهم جميعا نفس رد الفعل تجاة الحقيقة من السلام الداخلي و القبول |
- Elbette efendim, elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | بالطبع يا سيدي كل ما استطيع فعله |
- Ne yapabilirim bir bakayım. - Sen hoş birisin. | Open Subtitles | سأري ما استطيع فعله انت جميل كالخوخة |
Ne yapabilirim bir bakalım. | Open Subtitles | سأراى ما استطيع فعله |
Ne yapabilirim bir bakarım. | Open Subtitles | سوف أرى ما استطيع فعله |
Bana bir şans ver, kocacığım neler yapabildiğimi sana göstereyim. | Open Subtitles | ... اعطني فرصة يا زوجي لكي أُجعلك ترى ما استطيع فعله |