"ما بداخلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • İçini
        
    • içinizde
        
    • içinde bir
        
    • İçindeki şey
        
    İçini görebiliyormuşum gibi hissediyorum. Open Subtitles تشعرني كما لو أنني أستطيع رؤية ما بداخلك
    Bence içini dökmen polislere kızı ölümüne kucaklayarak... -...öldürdüğünü söylemenden çok daha iyidir. Open Subtitles لأن إخراج ما بداخلك أفضل من .إخبار الشرطة أنكِ من قتلها
    Ateşli, dürüst yalınayak dans ederken harika gözüken ve senin içini okuyabilen. Open Subtitles والتي تبدو رائعة وهي ترقص حافية القدمين ويمكنها أن ترى ما بداخلك بوضوح
    Dünyada en iyi psikiatrist, içinizde olandır. Open Subtitles أفضل طبيب نفسي بالعالم هو الذي يستطيع أن يقرأ ما بداخلك.
    Çünkü içinizde bir yerde durumunuzun gerçekliğini inkâr etmeye devam ederseniz olayların varabileceği noktanın bu olduğundan korkuyorsunuz. Open Subtitles لأنه وفى مكان ما بداخلك انت خائف من انك ان استمريت فى انكار واقع حالتك فان الامور ستؤول لهذا
    İçinde bir yerlerde sevimli bir küçük oğlan olduğunu biliyordum. Open Subtitles اعلم ان هناك طفل صغير لطيف فى مكان ما بداخلك
    Bir süre uyuyacaksın, ve uyandığında, içinde bir şey olacak, ve zamanla, bizim gibi düşünmeye başlayacaksın. Open Subtitles سوف تنام لفترة و عندما تستيقظ ، سوف يكون هناك شئ ما بداخلك و بمرور الوقت سوف تصبح معنا على نفس الطريق
    Çok şey atlattın biliyorum ve içindeki şey yüzünden biraz korkuyorsun bunu da biliyorum. Open Subtitles أعلم بأنك تمر بالكثير من الأمور وأعلم بأنك خائف قليلاً بشأن ما بداخلك
    İçindeki şey herhangi büyüden daha güçlüdür. Open Subtitles ما بداخلك أقوى من أي تعويذة.
    İçini ve tümörleri tespit edebilen bir tür radarları var. Open Subtitles لديهم شكلاً من أشكال السونار، بوسعهم رؤية ما بداخلك ويكشفون الأورام وتلك الأشياء
    Celp onun için değil, senin için. Senin içini görebiliyorum. Open Subtitles هذا ليس لأجلها بل لأجلك وفي الحقيقة انا ارى ما بداخلك
    Senin içini görebildiğimi bilmiyor musun? Open Subtitles لا تعلمين, لا يمكنّي ان ارى ما بداخلك.
    - İçini görüyorum, iç... - Tekrar dönmüş olması iyi. Open Subtitles .. أرى ما بداخلك, أرى - من الجيد أنه عاد -
    Tek sorun şu ki, senin içini diri diri kepçe ile... Open Subtitles الشيء الوحيد هو، يجب إخراج ما بداخلك بينما تكون...
    Ama içinizde korumak istediğiniz bir şey varsa onun etrafında olmak istemeyebilirsiniz. Open Subtitles لكن إذا كان هناك شيء ما بداخلك ترغب بأن تحميه, قد لا تتواجد بجواره مرة أخرى
    Yeter ki içinizde tutmayın. Open Subtitles ولكن يجب ان تخرج ما بداخلك
    Bence çok başarılı olmak için içinde bir şeyler yaşaman gerekir ama böyle bir şey yaşadığımı sanmam. Open Subtitles أعتقد أن هذا ليكون جيداً حقاً أنه يتوجب عليك القدوم من مكان ما بداخلك وهو ما لستُ واثقة أنني أملكه
    Biliyor musun Alan, içinde bir yerde çok kararlı bir insan yatıyor. Open Subtitles في مكان ما بداخلك هناك شخص حازم
    İçindeki şey atalarından kalma. Open Subtitles ما بداخلك .. هو شئ عتيق
    İçindeki şey Tanrı değil. Open Subtitles ما بداخلك , انه ليس الإله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more