"ما يسميه" - Translation from Arabic to Turkish

• olarak adlandırdığı
• dedikleri şey
• verdiği isimle

Bir öğretmen meslektaşımın, ''eğitimde bulimya yöntemi'' olarak adlandırdığı şeyden geliyor olmalı.
أعتقد أن هذا نتاج ما يسميه أحد زملائي الأساتذة ب "الطريقة النهمة للتعليم"

Paul’un insan tarihinde en büyük ve en hızlı büyüyen hareket olarak adlandırdığı WISER dokuman ve link düzenliyor: bugünün tehditlerine karşı insanlığın kollektif bağışıklık yanıtı.
"أكثر حكمة" خرجت في مؤلفات لتربط و تدعم ما يسميه باول الحركة الأعظم و الحركة الأسرع نمواً في تاريخ البشرية إستجابة مناعة البشرية الجماعية لمخاطر اليوم

Siyaset bilim adamlarının otoriter tartışma olarak adlandırdığı şey. Bu, hükümetler eleştirilere erişip onların diğer online eleştiriler ile etkileşimde olmasına izin verdiğinde oluyor.
هذا هو ما يسميه علماء السياسة بتداول الاستبداد. وهو يحدث عندما تصل الحكومات منتقديها وتجعلهم يتعاملون مع بعض عبر الإنترنت.

Ekonomistlerin Pareto dedikleri şey budur - geliştiren hareket.
هذا ما يسميه الاقتصاديون بمبدأ باريتو للمعالجة.

Galiba bu noktada ben Fransızların "de trop" dedikleri şey oluyorum.
أعتقد عند هذه المرحلة أنا ما يسميه الفرنسيون "غير مرغوب فيه".

Ve ayrıca memelerin aşırı büyümesine neden olabilirler, spor salonu müdavimlerinin verdiği isimle; "fahişe memeleri".
و ربما تسبب تضخم الثدي عند الرجال أو ما يسميه مدمنوا "الجيمنازيوم "أثداء العاهره

Ya da bazı havalı çocukların ona verdiği isimle E.V.L.P.
او ما يسميه الاطفال بى E.V.L.P.

Usta'nın tek vuruş olarak adlandırdığı bu işte.
هذا ما يسميه المعلم الضربة الوحيدة

İnsanların gerçek aşk dedikleri şey sadece hikayelerde ve tebrik kartlarında vardır.
ما يسميه الناس بالحب الحقيقي هو فقط للحكايات وبطاقات المعايدة

Sonuç Alan Krueger ve Milas Corak gibi ekonomistlerin "Muhteşem Gatsby Eğrisi" dedikleri şey.
والنتيجة هي ما يسميه الاقتصاديين آلان كروجر ومايلز كورك بـ "منحنى جاتسبي العظيم".