"مباشرة الى" - Translation from Arabic to Turkish

    • dosdoğru
        
    • 'a doğru
        
    • direk
        
    • direkt
        
    • hemen eve
        
    • doğrudan
        
    dosdoğru git ve... bu problemi yolundan dışarıya tekmele. Open Subtitles تتجهين مباشرة الى الامام وترفسين طريقك للجهة الاخرى من المشكلة
    dosdoğru git ve... bu problemi yolundan dışarıya tekmele. Open Subtitles تتجهين مباشرة الى الامام وترفسين طريقك للجهة الاخرى من المشكلة
    Yüzeyden Zion'a doğru kazarak yaklaşıyorlar. Open Subtitles إنهم متجهون من السطح مباشرة الى زايون
    Yüzeyden Zion'a doğru kazarak yaklaşıyorlar. Open Subtitles إنهم متجهون من السطح مباشرة الى زايون
    Israr ettiler. Ve Nathan direk halka gitti. TED وظلت الحملة مستمرة.فتوجه نيثن مباشرة الى المجتمع
    Gecenin bir yarısı, direkt olarak Genel Kurmay'a muhtıralar yolluyordu. Open Subtitles ارسل المذكرات في منتصف الليل مباشرة الى رئيس الاركان العام
    Hayır, galiba hemen eve döneceğim. Tamam, biraz düşün, arkadaşımdan hoşlanabilirsin. Open Subtitles ـ لا ، توجه مباشرة الى هناك ـ حسنا ،كنت اعتقد انك ستبقى بصحبتي
    Rochester'a ulaştığımızda, havaalanında bizi doğrudan Mayo Clinic'e götürmek için bir limuzin bekleyecek. Open Subtitles 45ص عندما نصل روتشستر ستكون هناك ليموزين بالمطار لتأخذنا مباشرة الى مستشفى مايو
    İş makinesi tepeye tırmanıp dosdoğru suyun içine düştü. Open Subtitles الجرّافة ذهبت أعلى التلّ وتسببت في فوضى عارمة وعبرت مباشرة الى الماء
    Renfield bizi dosdoğru drakulaya götürecek. Open Subtitles ان راينفيلد سيقودنا مباشرة الى دراكولا
    dosdoğru cehenneme gideceksin. Open Subtitles اوه, انت سوف تذهب مباشرة الى الجحيم
    Sonra Beor Dağları etekleri ve dosdoğru Varden'e. Open Subtitles ولاحقاً سنذهب مباشرة الى الجبال ثم نذهب مباشرة إلى َ"الفاردون"َ
    Clinton, Oprah'a doğru gitmediği için kendini şanslı saymalı. Open Subtitles أعطينى فرصه كلينتون... يجب أن يعتبر نفسه محظوظا لم تذهب مباشرة الى دار الأوبرا
    Endonezya Borneo teslim kargo 507-I, düzenlenen kafes 90'a doğru ilerleyecektir. Open Subtitles سوف تكمل طريقها مباشرة الى القفص 9-0
    Endonezya Borneo teslim kargo 507-I, düzenlenen kafes 90'a doğru ilerleyecektir. Open Subtitles ...الى أندنوسيا من جزيرة بورنيو سوف تكمل طريقها مباشرة الى القفص 9-0
    Bayan Tribaum, direk arabaya mı yürüdü yoksa size doğru mu baktı? Open Subtitles سيدة تريبام, هل سار مباشرة الى السيارة أم هل نظر اسفل اليك ؟
    Hayallere müptela olmak. O yol direk mezara gider. Open Subtitles أدمنوا عل الخيال، وهذا الطريق يقود فقط مباشرة الى الارض
    Şu ağaçların arasında direkt kaleye çıkan bir patika var. Open Subtitles خلف تلك الاشجار , يوجد مسار يؤدي مباشرة الى القصر
    direkt olarak Mabet'e gidiyor. Bunu bilmek için Avcı olmaya gerek yok. Open Subtitles انه يؤدي مباشرة الى المعبد لا يحتاج ان تكون صيادا لتعرف ذلك
    İşi biter bitmez, hemen eve geri götürmüş. Open Subtitles عندما انتهت ، أعادها مباشرة الى الدور العلوي بالشقّة
    Eğer dediklerini yapıp menisini yutarsam... doğrudan cennete gideceğim kesindi. Open Subtitles كان يقول ، لو تبتلع المني ستذهب مباشرة الى الجنة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more