Burada bir böcek ilacı ya da ambalaj kimyasalından bahsetmiyorum. | TED | الآن، المشكل الذي أتحدث عنه ليس مبيد حشرات أو مواد كيميائية |
Önceden tütün yetiştiricilerine tarım ilacı sağlayıp, daha sonra mısır üreticilerine dönen fabrikayı arıyoruz. | Open Subtitles | تماما، نحن نبحث عن صانع مبيد حشرات الذي اعتاد تزويد مزارعي التبغ لكن انتقل إلى الذرة |
Sıvı. 1952'de böcek ilacı yapmaya çalışırken yanlışlıkla bulundu. | Open Subtitles | غاز سائل، إكتشف مصادفة عبر إختبار فاشل لإنتاج مبيد عام 1952 |
Büyük ihtimal, bir çeşit böcek zehri. | Open Subtitles | هو على الأغلب مبيد حشري |
Üstünü çevreye zarar vermeyen böcek ilacıyla kaplıyorum. | Open Subtitles | أَكْسوه بالمجموعة الأوربيةِ للشيطانِ، مبيد حشرات بالضميرِ البيئيِ. |
İlaçlama şirketinin işinin uzamasına gizliden gizliye seviniyorum. | Open Subtitles | أنا سعيدة سريّاً لأن رجل مبيد الحشرات يأخذ وقتاً طويلاً |
Ajan Orange, güvenli olan bölgelerde mikropla savaşmış. | Open Subtitles | مبيد الدي دي تي في الحمسينيات العميل أورينج أجري حرب جرثومية على الجيران المطمئنين |
Toksik ot ilacının 50000'den fazla doğum arızasına yolaçtığı bildirildi ve Vietnam sivilleri ve askerlerinde yüzbinlerce kanser vakasına ve Güneydoğu Asya'da görev yapmış eski Amerikan askerlerinde. | Open Subtitles | مبيد الأعشاب السام سبب على ما يقال أكثر من 50000 عيب خلقي ومئات الآلاف من حالات السرطان في الجنود والمدنيين الفيتناميين |
Tetraklorodrine sentetik bir böcek ilacıdır. | Open Subtitles | التتراكلورودرين مبيد حشرات صناعي |
Baltayla üzerimize geldi. Rachel da böcek ilacı bombasını kullandı. | Open Subtitles | اتى إلينا فاستخدمت رايتشل مبيد الحشرات عليه |
Yalnızca ruhsatlı ilaçlamacılarda bulunan bir haşere ilacı. | Open Subtitles | هو مبيد حشرات إستعمل فقط بواسطة المبيدات المجازة. |
Kadın da inkar etmiş. Bir sinek ilacı ve kibritle kadının kafasını yakmış. Bağıran o. | Open Subtitles | لقد أمسك بعلبة مبيد حشرى و ببعض أعواد الثقاب أشعل فى رأسها النار |
Kadın böcek ilacı kullanmıyormuş. Gümüş dolar inceliğinde cennetten çıkma dilimler. | Open Subtitles | تقول أنها لا تستخدم مبيد للحشرات - شرائح من الجنة - |
Patrona söyleyin stüdyoya böcek ilacı sıksın. | Open Subtitles | أيمكن أن تطلب من رئيسك؟ أن يرش مبيد الحشرات داخل الاستديو |
Değiştirilmiş mantar ilacı onu öldürebilir. | Open Subtitles | مبيد الفطريات المعدّل قد يكون قادراً على القضاء عليها |
ARC'ı tahliye eder etmez, laboratuara böcek ilacı basarız. | Open Subtitles | بمجرد إخلاءنا للمركز فسنضخ مبيد حشري إلى داخل المختبر |
Ama aslında böcek ilacı olarak geliştirilmiştir. | Open Subtitles | عبارة عن أداة عصبية، لكنها أصلـيا طورت على أنها مبيد حشرات |
Büyük ihtimal, bir böcek zehri. | Open Subtitles | هو على الأغلب مبيد حشري |
Böcek ilacıyla uzun ömrün ne alakası var? | Open Subtitles | ماذا يستطيع أن يفعل مبيد حشري لإطالة العمر ؟ |
Ben kendi uzmanlık alanımı buldum. Böcek İlaçlama. | Open Subtitles | لقد وجدت حرفتي أنا مبيد |
Hepsi Agent Orange yüzünden. - Tamam, Curtis. | Open Subtitles | الكل مبيد الديوكسين (حسنا، (كريتس إتبع القائد |
Maura, şefin önlüğündeki böcek ilacının markasını tespit edebilir misin? | Open Subtitles | مورا هل يمكنك تتبع مبيد الحشرات على معطف الشيف عن طريق العلامة التجارية ؟ |
Ayrıca metoksiklor da gördüm. Böcek ilacıdır. | Open Subtitles | أرى أيضاً "ميثوكسيكلور"، إنّه مبيد حشري. |
Bir ajan, imha edici. Charlene onun John adında bir hademe olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | هو وكيل, وهو مبيد تشارلي تظن أنه الفراش المسمى بجون |
O gün çiftçi çiftliğine gittiğinde tarım ilacını içer ve yaşamını sonlandırır. | Open Subtitles | في ذلك اليوم الفلاح الذهاب إلى مزرعته، زجاجة مبيد للشرب، وينهي حياته. |
Bio-girişini bu spor öldürücü dalga cihazına bağlayacağım. | Open Subtitles | .سوف أغلق منفذك البيولوجي،بهذا القفل المحتوي على مبيد |