Size bir sorum var ama nasıl tepki vereceğinizden emin değilim. | Open Subtitles | أردت سؤالك شيئاً ما لكني لست متأكدّاً من تقبلّك له |
İstesem bile, yapabileceğimden emin değilim. | Open Subtitles | حتّى وإن كنتُ أريدُ ذلك. لستُ متأكدّاً من أنّه يمكنني ذلك. |
Anladığımdan pek emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكدّاً أنّي فهمتُ جيّداً. |
Evet, gerçi onu bir daha görür müyüm bilmiyorum. | Open Subtitles | أجل، عدا أنّي لست متأكدّاً إن كنت سأراها مجدّداً أم لا. |
Evlenmek istedi. Ben de hazır mıyım bilmiyorum. | Open Subtitles | حسناً، لقد أرادت الزّواج، وأنا لستُ متأكدّاً إن كنتُ مستعدّاً أم لا. |
Yani bir süredir vücut geliştiriyorum ama bunun çok belli olduğundan emin değilim, en azından tişörtte yazdığı gibi göründüğümden. | Open Subtitles | "{\pos(190,210)}"فحل لذا لستُ متأكدّاً أنّ معناها لا زال واضحاً أنّه يُفترضُ أن يكون مثيراً للسخرية |
Hunt'ın hangi tarafta olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | حسناً ، بالنسبة لـ "هانت" فلستُ متأكدّاً في صف من سيقف بعد. |
Evet, Jackson sağlam bir müdahaleye maruz kaldı ve şu an ne yapıyor bilmiyorum. | Open Subtitles | أجل، لقد تلقّى (جاكسون) ضربةً قويّة ! ، لست متأكدّاً ممّا يفعله الآن |