"متأكد أن هناك" - Translation from Arabic to Turkish

• olduğuna eminim
• eminim ki

Düzinelerce öğrencisi olan bir sürü Alman eskrim hocası olduğuna eminim.
أنا متأكد أن هناك الكثير من مدربي المبارزة الألمان، ولديهم العديد من التلاميذ

Eğer fazladan para kazanmak istersen, restoranda boş bir iş olduğuna eminim.
. إذا كنت تريد جمع بعض المال الإضافى . أنا متأكد أن هناك عمل فارغ فى المطعم

Başka bir yol olduğuna eminim, ve bu bedenle, keşfetmek için çok zamanım olacak.
أنا متأكد أن هناك طريقة أخرى ومع هذا الجسم ، سَيكونُ لديّ الكثير مِنْ الوقتِ لإكتِشافه

eminim ki diş doktorları ile en az bir ortak yanım var.
أنا متأكد أن هناك على الأقل شيء واحد مشترك بيني وبين أطباء الأسنان.

eminim ki birisi onlara bunun bir düzenleme olduğunu söylemiştir.
أنا متأكد أن هناك من أخبرهم ذلك يعتبر تحسينا

Lütfen,gitmeyin bu olanların mantıklı bir açıklaması olduğuna eminim.
أرجوكمياقوم.. أنا متأكد أن هناك تفسيراً منطقياً لما يحدث

O yargıcın cübbesinin altında tuhaf bir şeyler olduğuna eminim.
وانا متأكد أن هناك اشياء غريبة كانت تحدث تحت رداء القاضي

Bak bütün bunların çok mantıklı bir açıklaması olduğuna eminim.
إسمعي... أنا متأكد أن هناك... تفسير منطقي تماماً لهذا كله

Burada yeni sayılırım, ama başkasının dolabını karıştırmanın kurallara karşı olduğuna eminim.
أنا جديد هنا لكني متأكد أن هناك شخص ما يحاول أن يقوم بكسر القفل . وهذا ضد القوانين

Kızlar, kızlar. Küçük bir yer olduğuna eminim.
يا سيدات أنا متأكد أن هناك حلا مرضيا

Bir açıklaması olduğuna eminim, majesteleri.
أنا متأكد أن هناك تفسير بسيط,يا مولاي

Bu yüzden, burada halledebileceğimiz bir şey olduğuna eminim.
لذلك، أنا متأكد أن هناك شيء يمكننا حل الأمور جوش هو...

Bunun bir açıklaması olduğuna eminim. Peki.
أنا متأكد أن هناك تفسيراً للأمر.

Bu durum için mantıklı bir açıklama olduğuna eminim.
أنا متأكد أن هناك تفسير عقلانى لهذا

Beni öldürmeyi düşündüğün zamanlar olduğuna eminim.
فأنا متأكد أن هناك وقت فكرت فيه بقتلي.

eminim ki ortaya çıkacak başka sorunlar olacaktır.
أنا متأكد أن هناك مشكلات أخرى ستظهر.

eminim ki onun kıymetini bilecek biriler vardır.
أنا متأكد أن هناك شخص آخر سيقدرها

eminim ki, bir yerlerde, birileri... sana oğlum demekten gurur duyuyordur.
وأنا متأكد أن هناك... شخص ما... في مكان ما