eminim çok seversin. Saçma bir üniversite derneği geleneğidir. | Open Subtitles | أنا متأكّدةٌ بأنّها ستروقك إنّه تقليدٌ جامعيٌّ أبله حيث |
02:30 yazdığını biliyorum ama saatin daha 23:58 olduğundan eminim. | Open Subtitles | أعرف أنّها تشير إلى الثانية والنصف صباحاً لكنّني متأكّدةٌ أن الساعة الآن هي الثانية عشرة صباحاً إلا دقيقتين |
Rusçam eskisi kadar iyi değil ama bunun bizim gemi olduğundan eminim. | Open Subtitles | لم تعد لغتي الروسيّة كما كانت لكنّي متأكّدةٌ أنّها سفينتنا |
Demek istediğim bizim geçmişimizi herkes biliyor eminim o da biliyordur. | Open Subtitles | أعني، كلّ مواضينا معروضةٌ على مرأى الجميع، وإنّي متأكّدةٌ من معرفته لهم أيضًا. |
Onları tekrar göreceğine eminim. Ne kadar hoş biri olduğunu gördün mü? | Open Subtitles | لكنّني متأكّدةٌ بأنّك ستلاقيهما يوماً ما أرأيت كم هو جميل؟ |
Bunun doğru olmadığına eminim. | Open Subtitles | أنا متأكّدةٌ أنّ ذلك غيرُ صحيح. |
eminim çalılarla kaplı bir drenaj çukurundan kaçıp Terra Nova'dan ayrılmak için geçerli bir sebebi vardır. | Open Subtitles | أنا متأكّدةٌ بأنّ لديها سبب جيّد بأن تتسلّل خارج "تيرا نوفا" خلال حفرة الصرف |
- Bir şeyler unuttuğuma eminim. | Open Subtitles | إنّي متأكّدةٌ أنّي نسيتُ شيئًا. |
Onları seveceğine eminim. | Open Subtitles | إنّي متأكّدةٌ من أنّكَ ستحبّهم. |
George, geçtiğinden eminim. Her şey yolunda gidecek. | Open Subtitles | جورج)، أنا متأكّدةٌ أنّك نجحت) - سيكون كل شيء بخير - |
eminim vardır. | Open Subtitles | إنّي متأكّدةٌ مِن ذلك. |
eminim savcı bunu göz önüne alır. | Open Subtitles | -حسنٌ، إنّي متأكّدةٌ أنّ المّدعي العام سيراعي ذلك الأمر . |
eminim biri.. | Open Subtitles | متأكّدةٌ من أنّه شخصٌ |