"متألمة" - Translation from Arabic to Turkish

• acı çekiyor
• incinmiş
• kalbi

acı çekiyor olmalısın. Birşeyler almalısın.
لابد أن تكوني متألمة يجب أن تتناولي شيء ما

Teresa, benimle karşılaştığından beri acı çekiyor gibi görünüyorsun.
كنت دائما تبدين كأنك متألمة منذ أن قابلتك

Tüp patlamadan önce acı çekiyor gibiydin.
بدوت وكأنّك متألمة قبل أن ينفجر الصهريج الألم يأتي ويزول

Hayır lütfen, bunu yapmak zorunda değilsin kızgın ya da incinmiş değilim. Bizim bir ilişkimiz yok. Sorunun yok.
من فضلك ، انت لست مضطرا لهذا ، أنا لست غاضبة أو متألمة ، نحن لا شيء ، أنت على ما يرام

Yani, onu Anya ile görünce çok incinmiş görünüyordu. Belki de...
أفصد , لقد بدت متألمة عندما رأته مع آنيا , أعتقد أنه ربما

Sdece geçen yaz olanlardan dolayı kalbi kırılmış ve Dan'in gerçek hislerini anlayabileceği bir işaret arıyor.
إنها فقط متألمة لما حدث في الربيع الماضي وتبحث عن إشارة لترى كيف يشعر تجاهها فعلاً

O da acı çekiyor.
إنها متألمة أيضاً

- Tanrım! Çok acı çekiyor.
ياالهي , انها متألمة

-Çok acı çekiyor.
- إنها متألمة للغاية.

- acı çekiyor.
إنها متألمة

- Annen acı çekiyor.
أمك متألمة.

Üzgün, mutlu, ya da incinmiş olsan da sen her zaman bizim için iyi şeyler düşündün.
سواء سعيدة أو حزينة ، متألمة كنتِ دائماً هنا تصلي من أجلنا

- O değil, Cordelia'yı sordum. - Kanımca incinmiş ve kızgın.
(ــ ليس هي, (كورديليا ــ أحس بأنها متألمة و حزينة

Onu daha önce o kadar kalbi kırık öfkeli... görmemiştim.
...لم أرها متألمة أبداً هكذا غاضبة جداً...

Umarım uzun süre kalbi kırık kalmazsın.
وآمل ألا تبقي متألمة لمدة طويلة

Ama Ted'le Canım'ın iyi anlaştığını görmeye hassas kalbi dayanamadığı için aşkın hercai dikenlerinin hedefi olup erkenden ayrılmış.
لكن رؤية (حبيبتي) و(تيد) يتوافقان ، أكثر مما يحتمله قلبها الرقيق لذا رحلت (زوي) مبكراً، متألمة من وخزة الحب المتقلب