Kapağa gidiyordu. Biraz ip bulalım. | Open Subtitles | كان متجهاً إلى الباب لنحصل على بعض الحبال |
Onu bu sabah kasaba dışında yakaladık. Havaalanına gidiyordu. | Open Subtitles | ألقينا القبض عليه هذا الصباح خارج البلدة كان متجهاً إلى المطار |
Ertesi gün oldu. Ne olduğunu tam olarak idrak ettiğinde hasar kontrolü için şehre gidiyordu. | Open Subtitles | لقد كان اليوم التالي كان متجهاً إلى المدينة ليتحقق من الضرر |
Üzerinde siyah tişört, beyzbol şapkası vardı ve yakındaki otobüs durağına gidiyordu. | Open Subtitles | إذاً إنَّ رجلنا المنشودُ يرتدي قميصاً أسوداً وقبعة بيسبول كما أنَّهُ متجهاً إلى أقربِ نقطةٍ للحافلات |
- Kuzeye doğru gidiyordu, değil mi? | Open Subtitles | مهلاً لقد كان متجهاً إلى الشمال صحيح؟ |
Michael, kaçak olan babasını bulmak için Meksika'ya gidiyordu. | Open Subtitles | كان (مايكل) متجهاً إلى "المكسيك" ليجد أبيه الهارب |