"متجهه" - Translation from Arabic to Turkish

    • giden
        
    • yönelmiş
        
    • ilerliyor
        
    • doğru gidiyor
        
    • otoyolunda ilerleyen
        
    Tek kelime bile etmeden çocuğu alır ve Sao Paulo'ya giden bir uçağa atlar. Open Subtitles بدون تحذير فقط اخذت الطفل, وقفزت الى طائره متجهه الى ساوباولو
    Kimse giden bir araç ya da birisini görmedi. Open Subtitles حسنا ,لا حد رأى سياره متجهه نحوه او اي شخص يغادر.
    İzlanda'ya giden ilk uçağa plan yapmadan atlayan sendin. Open Subtitles انت من اسرع بالركوب الى أول طائرة متجهه لآيسلندا بدون خطة
    Şimdi Cleveland ile konuştum., US Hava 2619 Chicago'ya yönelmiş.. Open Subtitles تكلمت للتو مع كليفلاند.يقولون أن طائرة يو أس أير 2619 كانت متجهه إلى شيكاغو
    Buna göre, gemi son girilen koordinatlara yönelmiş: Open Subtitles -بناء على هذا, السفينه متجهه الى اخر موقع تمت برمجتها عليه.
    Bu Ticaret Merkezine çarpanlardan biri değil, ama şu anda Washington'a doğru ilerliyor. Open Subtitles متجهه إلى واشنطن الان.لم تكن من الطائرات التي صدمت البرجين ولكنها متجهه إلى واشنطن
    Tamam, American 11, şu anda Washington'a doğru gidiyor. Open Subtitles حسنا.المراقبة، لدينا أميريكان 11 متجهه إلى واشنطن
    Los Angeles otoyolunda ilerleyen, içinde masum bir adam olan beyaz arabayı görmeyeli bir yıldan fazla oldu. Open Subtitles بعد مرور أكثر من عام، نشاهد سيارة بيضاء متجهه للوس أنجلوس والرجلُ البريء فيها.
    Biraz aklım olsa, şimdi Tarafsız Bölge'ye giden bir otobüste olurdum. Open Subtitles لو كنتُ ذكيًا، لكنتُ الآن على متن حافلة متجهه إلى المنطقة المحايدة
    Midyan'a giden bir kervan seni ve oğlunu bekliyor. Open Subtitles قافله متجهه ل مدين تنتظرك أنت و إبنك
    Midyan'a giden bir kervan seni ve oğlunu bekliyor. Open Subtitles قافله متجهه ل مدين تنتظرك أنت و إبنك
    Yarın akşam Berlin'e giden bir uçak var. Open Subtitles مساء الغد, ستكون هناك "طائره متجهه إلى "بــرلين
    "Caesarea'ya giden ilk askeri konvoyla Kudüs'ten ayrılacaksın. " Open Subtitles "ستغادر "القدس مع اول قافله عسكريه "متجهه إلي "قيصريه
    "Caesarea'ya giden ilk askeri konvoyla Kudüs'ten ayrılacaksın. Open Subtitles ستغادر "القدس" مع اول قافله عسكريه "متجهه إلي "قيصريه
    Başkente yönelmiş bir uçak var. Tanımlanmamış bir uçak var.. Evet. Open Subtitles لدينا طائرة متجهه للعاصمة نعم.اريد أن أعرف قواعد الإشتباك هل يمكننا الإشتباك؟ هل لدينا أي إتصال مع الرئيس حاليا؟ وكم سيتطلب ذلك؟
    Hapishaneye yönelmiş bir İHA var mı ? Open Subtitles لديك طياره بدون طيار متجهه الى السجن ؟
    Deniz kartalı 395'i almak için ilerliyor. Yoldayız. Open Subtitles ‫صقر البحر متجهه لاسترداد 395 ، ‫نحن في طريقنا
    44 kuzey, 56.4 batı. Batıya ilerliyor. Open Subtitles 44 شمالا ً , 56.4 غرباً متجهه للغرب
    Verici sinyali yok ve Cleveland üzerinden doğuya doğru gidiyor.. Open Subtitles لا إرسال.والان هي متجهه إلى الشرق فوق كليفلاند
    En güçlü sese doğru gidiyor. Çünkü güçlü ses büyük kurbağadan çıkar. Open Subtitles لأنها متجهه الى الاعلى صوتا ، لأن النداءات الصاخبه تأتي من الضفادع الكبيرة
    Los Angeles otoyolunda ilerleyen, içinde masum bir adam olan beyaz arabayı görmeyeli bir yıldan fazla oldu. Open Subtitles بعد مرور أكثر من عام، نشاهد سيارة بيضاء متجهه للوس أنجلوس والرجلُ البريء فيها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more