"متحيزة" - Translation from Arabic to Turkish

    • taraflı
        
    • tarafsız
        
    • önyargısız
        
    • kültürel
        
    • önyargılı
        
    • cinsiyetçi
        
    Pekala, taraflı gibi çıkacak sesim ama, ona katılıyorum. Open Subtitles حسناً مع المخاطرة ان اكون متحيزة انا موافقة عليه
    Aileyi tanıdığım için taraflı olduğumu düşünüyor. Open Subtitles إنها تعتقد إنني متحيزة لأنني على معرفة بالعائلة.
    Bu adama karşın özellikle tarafsız davrandığından emin olmalısın bunu yapabilir misin? Open Subtitles عليكِ أن تتأكدي بكونكِ غير متحيزة مع هذا الرجل, هل يمكنك ذلك؟
    Bir savaş muhabiri olarak tarafsız görünebilmem önemli. Open Subtitles كمراسلة صحفية من المهم جداً أن لا أكون .متحيزة لأي طرفٍ كان
    Ama bunu ancak mutlak tarafsızlık ve önyargısız bakış açısıyla yapabiliriz. Open Subtitles و لكن سنفعل ذلك و نحن هادئين تماماً و بوجهة نظر غير متحيزة
    Her şeyden öte SAT sınavları kültürel olarak yanlı bir şey. Open Subtitles حسناً، بداية وقبل كل شيء، إن الامتحانات متحيزة
    Ve sorun şu ki çok önyargılı bir hale gelebiliyorlar. Çünkü bazı parçaları aşırı bazılarını ise az kullanmayı öğreniyoruz. TED و المشكلة أنها من الممكن أن تكون متحيزة. لأنك تتعلم أن تفرط في إستخدام بعضها وتقصر في إستخدام البعض الأخر.
    Sadece kocaman cinsiyetçi bir komplo olamaz. TED لا يمكن أن تكون فقط مجرد مؤامرة عملاقة متحيزة لجنس معين.
    İngilizce öğretmenlerini Chronicle veya herhangi bir taraflı yayını ... dağıtmaya zorlayamayacağımı size söyledim. Open Subtitles اخبرتك بالفعل انني لا استطيع اجبار مدرسي اللغة الانجليزية ان يوزعوا السجل او أيت منشورة اخرى متحيزة
    Eğer iki taraflı çalıştığımı düşünüyorsanız, beni hafife alıyorsunuz demektir. Open Subtitles أنت تقلل من قدري إن كنت تظن أني متحيزة في عملي
    Bay Gardner, kredi verenin uzatmanıza karşı koyması için taraflı bir talebi olduğunu mu iddia ediyorsunuz? Open Subtitles سيد غاردنر، أحجتك هي أن الدائن لديه دوافع متحيزة تجعله يرفض تمديد المهلة؟
    Cevaplarımızın taraflı olacağını ve veriyi çöpe atacağını düşünürdü. Open Subtitles اعتقدت بان اجوبتنا ستكون متحيزة وسترمي البيانات
    O sınav kültürel açıdan taraflı. Open Subtitles هذه الامتحانات متحيزة ثقافياً.
    (Gülüşmeler) Sosyal eleştiri komedisi için işte birkaç temel kural: İlk olarak taraflı değildir. TED (ضحك) إليكم بعض القواعد الأساسية لكوميديا العدالة الاجتماعية: أولاً، أنها ليست متحيزة
    Dinle, Chloe, avukat olarak adil ve tarafsız olacağım. Open Subtitles أنصتي، يا كلوي، كمحامية، سأكون عادلة وغير متحيزة.
    tarafsız olmak gerekirse, kulağa hoş geliyor. Open Subtitles للحصول على الأذن غير متحيزة يبدو أنه ارضاء للغاية.
    Sadece tarafsız bir gözlemci olarak düşünüyorum da, hepiniz sebepsiz yere Nasty Gal'e karşısınız. Open Subtitles أعتقد مرة أخرى، بصفتي مراقبة غير متحيزة أنكم جميعاً متحاملون على ناستي غال دون سبب
    tarafsız bir jüri tarafından adil olarak yargılanacağız! Sayın yargıç, davacıyı haklı bulduk. Open Subtitles سنتلقى محاكمة عادلة من هيئة محلفين غير متحيزة سيادتكم، نحن هيئة المحلفين نؤيـد موضوع الشكوى أنا أحـكم للسيـد رينير والمدعون الأخرون
    Ama tarafsız kalıp verdiğin öğüt için teşekkür ederim baba. Open Subtitles شكراً للنصيحة الغير متحيزة أبي
    Ne kadar çoksa o kadar iyi olur. Raporlarınız önyargısız olmalı. Open Subtitles ذلك أفضل تقاريرك ستكون غير متحيزة
    Bu oyun kültürel olarak benim aleyhime ama yine de canınıza okuyorum! Open Subtitles هذه اللعبة متحيزة ثقافياً ضدي ولا أزال أهزمكما.
    Tamam mı? Bana bu gezegende yaşamın nasıl olduğuyla ilgili çok önyargılı bir bakış kazandırmıştı. TED حسنا؟ لقد أعطاني وجهة نظر متحيزة جدا لكيفية الحياة على هذا الكوكب.
    Ve sonra, Claire Underwood'u eleştirdiğimde beni cinsiyetçi olmakla suçladı. Open Subtitles ثم اتهمتني بأني متحيزة ضد أحد الجنسين لانتقادي (كلير أندروود)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more