Eğer Çoklu AVMsi varsa bozuk kan akışı her şeyi açıklar. | Open Subtitles | قد يكونُ شذوذاً وعائياً إن كان لديه نواسيرٌ شريانيّةٌ وعائيّة متعدّدة |
Bunlar Çoklu malzeme özellikleri ile basılan parçalardır. | TED | هذه أجزاء تْطبع بخاصيات متعدّدة المواد. |
Bu durumda Birden fazla uydudan Çekiyor olmalılar. Askeri uydular. | Open Subtitles | فلابدّ أنّها تلتقط من أقمار صناعيّة متعدّدة أقمار صناعية عسكريّة |
Aynı anda Birden fazla kitaba başlıyorum hepsi de beni, bulunduğum zaman ve ortamdan alıp götürüyor. | Open Subtitles | أحبّ أن أقرأ كتب متعدّدة في الوقت ذاته, كلٌّ له زمانه ومكانه, كلًّا منهم يأخذني بعيدًا عن الزمان والمكان الذي أعيش فيه. |
Vanya Kostenka. Yaş 19. Sırtında çok sayıda bıçak yarası. | Open Subtitles | فانيا كاستانكا، 19 سنة طعنات متعدّدة في الظهر |
Birlik üyelerini birçok defa öldürmeye çalıştınız fakat asla başaramadınız. | Open Subtitles | جميعكم حاولتم وفشلتم في قتل أفراد القضاة في مناسبات متعدّدة. |
multipl kot fraktürü ve ağır hemotoraks gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو مثل كسور متعدّدة للأضلاع وتجمع دموي هائل في الصدر |
Çoklu evrende her şey bağlamının dışına çıkar. | Open Subtitles | يصبح الأمر بمجمله غير متسق ضمن منظومة متعدّدة الأكوان |
Efendim, Dr.Hahn Çoklu travma yaraları üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | سيّدي.. د.هان تعمل على حالات رضيّة متعدّدة |
Eğer resmi ölüm nedeni arıyorsanız, ...Çoklu yara kaynaklı travma. | Open Subtitles | لو كنتما تبحثان عن سبب الوفاة الرسمي، فهو إصابات رضيّة بالغة متعدّدة. |
Birbirlerinin etrafında dönen büyük yıldızlar vardır. Çoklu yörüngesel sistemler. | Open Subtitles | ،نجومٌ ضخمة تدور حول بعضها أنظمة مدارية متعدّدة |
Bu Çoklu bir seçenek değil. Hangisi? Beş ya da altı. | Open Subtitles | هذا ليس خيارات متعدّدة , أيهما خمسة أو ستة؟ |
Çoklu yan paneller mermilere dayanıklıdır. | Open Subtitles | مع تعزيزات جانبية متعدّدة ! مقاومة للرصاص |
Ancak Ostrom insanların tutsak ikiliminden kurtulduğu bazı durumlar da keşfetti. Aslında ortak alanların trajedisi Birden fazla oyuncunun bulunduğu bir tutsak ikilemi. | TED | لكنها وجدت أيضا في كثير من الحالات أُناسا تمكّنوا من تفادي معضلة السجين. وفي الواقع، فإن مأساة الموارد المشتركة هي تماما كمعضلة السجين متعدّدة اللاعبين. |
Birden fazla yara ile birlikte kafa travması. | Open Subtitles | إصابة في الرأس مع جروح متصلة متعدّدة |
- Hemen kaçın. Birden fazla tehdit. | Open Subtitles | تحرّكوا الآن، تهديدات متعدّدة. |
çok sayıda mermi darbesine dayanacak tekerlekler istiyor. | Open Subtitles | يريد تصنيع إطارات لتحمّل تأثيرات إطلاق متعدّدة |
çok sayıda nötron çok sayıda atomu parçalıyor ve işlem bu şekilde devam ediyor. | Open Subtitles | نيوترونات متعدّدة تشطر ذرّات عدّة في تسلسل. |
çok sayıda nötron çok sayıda atomu parçalıyor ve işlem bu şekilde devam ediyor. | Open Subtitles | نيوترونات متعدّدة تشطر ذرّات عدّة في تسلسل. |
Kısaca birçok açı yakalamak için birçok fotoğraf makinesi kullanıyorum. | Open Subtitles | و هكذا... تقوم الكاميراتُ المتعدّدة بالتقاط الصور من زوايا متعدّدة. |
- Burası uyuşturucu ve fahişelik hakkında birçok ihbar gelen ticari bir mülk. | Open Subtitles | -ماذا تعني، "إزالة"؟ -هذه ملكية تجارية ويوجد تقارير متعدّدة من تعاطي المخدّرات والدعارة |
MS, multipl skleroz'da bugüne kadar elde edilen veriler herhangi bir tıbbi, cerrahi her tür müdahale ile karşılaştırıldığında en iyi sonuç bitki temelli bir diyetten alındı. | Open Subtitles | بواسطة نمط غذاء نباتي، "ت م"، تصلبات متعدّدة. أفضل النتائج تمّ إنجازها مقارنة بأي جراحة طبية، أي نوع مُداخلة، |