"متعلقاتي" - Translation from Arabic to Turkish

• eşyalarımı
• eşyalarım
• eşyalarımla

Eğer izin verirsen, eşyalarımı almak istiyorum.
إذا لم يكن لديك مانع ، سوف أأخذ باقي متعلقاتي

Hayır, yeri doldurulamaz eşyalarımı korumak için kasa.
لا، هذه خزينة صلبة لحماية متعلقاتي القيّمة.

Sadece eşyalarımı almaya geldim, Artık Donna'nın yanında kalmıyorum.
لقد جئت فقط لجلب بعض متعلقاتي , إنني حتى لن أقيم عند دونا

Sanırım kiralık bir ev bulacağım. Gelecek bazı eşyalarım var.
سوف أبحث عن منزل للإيجار ستأتيني بعض متعلقاتي

Bir kaç adım daha geniş, penceresi daha büyük, eşyalarım için yer de var.
"إنها أكبر ببضعة أقدام، ونافذتها أكبر، وكل متعلقاتي في مكانها.

Satabilirim ya da beni geceleri ısıtan diğer değerli eşyalarımla saklarım.
ربمّا أبيعها، أو ربمّا أغلق عليها مع باقي متعلقاتي الأخرى الثمينة، ليبقوني دافئًا بالليل.

Sadece eşyalarımı almaya geldim. Donna'nın yanında bile kalmıyorum.
لقد جئت فقط لجلب بعض متعلقاتي , إنني حتى لن أقيم عند دونا

Ertesi gün arkadaşlarım kıyafetlerimi, kişisel eşyalarımı ve hayatımdan geriye kalanları toplamak için eve geldi.
اليوم التالي، اجتمع أصدقائي معاً ليجمعوا ملابسي و متعلقاتي الشخصية و ما تبقى من ذكراي

Kişisel eşyalarımı karıştırdığında, kızdığım için mi?
لماذا, لأني أستاء من انك تفتش متعلقاتي الخاصه؟

Neyse eşyalarımı toplamak için bir kaç kutu almaya gidiyorum.
أتدرين، سأقوم بجلب بعض الصناديق وأجمع متعلقاتي بعد اذنك

Ama garip misk sıçanı iskeleti gibi bütün aziz eşyalarımı bahçeye gömdüğünü nasıl tahmin ettin?
ولكن كيف تستنتج أنني أدفن كل متعلقاتي الثمينة كجمجمة الفأر المخيفة؟

Arabandan eşyalarımı almaya gidebilir miyim?
هل يمكنني الذهاب للحصول على متعلقاتي من سيارتك؟

Sahra hastanesinde, doktor bana en kötüsü olma ihtimaline karşın eşyalarımı gönderebileceği birileri var mı diye sormuştu.
بالمستشفى الميداني، القس سألني إذا ما كان هناك أي شخص أريد إرسال متعلقاتي إليه كما تعلمين.

- eşyalarımı almadan gitmem.
ليس بدون متعلقاتي

eşyalarımı seviyorum. Wilson yerlerini değiştirdiğinde hiç sevmemiştim.
أحبّ متعلقاتي أبغض قيام (ويسلون) بتحريكها

Şimdi de eşyalarımı mı tekmeliyorsun?
أنتَ الآن تركل متعلقاتي ؟

Hadi. Birlikte gidelim. Dorota eşyalarımı gönderir.
هيا ، لنذهب معاً سوف اجعل (دوروتا) ترسل لي متعلقاتي

Ve tüm eşyalarım orada bulunuyor babamın olduğu yerde.
وهناك تكون كل متعلقاتي في منزل أبي

Şimdi de bütün eşyalarım ortadan kaybolmuş.
و الآن كل متعلقاتي اللعينة اختفت

Anlayacağın üzere güvende tutmak için diğer aziz eşyalarımla birlikte bahçeye gömdüm.
لذا، بالتأكيد، دفنتها في الحديقة لحفظها مع متعلقاتي الغالية الأخرى.