"متلهفة" - Translation from Arabic to Turkish

    • hevesli
        
    • sabırsızlanıyorum
        
    • can
        
    • heveslisin
        
    Yerinde olsam, kafesin o tarafındayken kibrimi göstermek için bu denli hevesli davranmazdım. Open Subtitles ولو كنت مكانك لن أكون متلهفة لإظهار تعجرفي من ذلك الجانب من القفص
    Aslına bakarsan Londra'ya gitmeye pek hevesli değildim. Open Subtitles حسنا، أنا ما كنت متلهفة للوصول إلى لندن.
    Gitmek için sabırsızlanıyorum. Burada tuzağa düşmüş gibiyim. Open Subtitles أنا متلهفة للخروج من هنا، هذا المكان مريع
    Gitmek için sabırsızlanıyorum. Burada tuzağa düşmüş gibiyim. Open Subtitles أنا متلهفة للخروج من هنا، هذا المكان مريع
    Görünüşe göre biri ona röportaj yapmak için can attığımı söylemiş. Open Subtitles يبدو أن شخصاً ما قد أخبرها بأنني متلهفة للمشاركة
    Hangi çeşit zehrin kullanıldığını buldum, ve öğrenmek için can attığını biliyorum. Open Subtitles لقد علمت نوع السم المستخدم وأعتقد أنك متلهفة لمعرفة ذلك
    Saray ile arana mesafe koyma konusunda neden bu kadar heveslisin? Open Subtitles لماذا أنتِ متلهفة لوضع مسافة بينكِ وبين القصر الملكي ؟
    Her zaman fazla mesaiye hevesli. Asla hata yapmadı. Open Subtitles دائما متلهفة للعمل لوقت إضافي، لا تخطأ أبدا
    Boks öğrenmeye bu kadar hevesli olacağına tedavi olmayı dene. Open Subtitles كنت متلهفة لمعرفة الملاكمة فقط لعلاج نفسك؟
    Buna resmi bir şekilde son vermek için ne kadar hevesli olduğunu anlayabilirsin. Open Subtitles يمكنك أن تفهم كم هي متلهفة لتضع نهاية رسمية لهذا الأمر.
    - Az daha hevesli olabilirdin. Open Subtitles ربما قد تكونى متلهفة له بعض الشئ
    Gitmeye hevesli olduğunuz randevudan sizi alıkoymak. Open Subtitles -تأخيرك عن القيام بِما أنتِ متلهفة لفعله
    Bu harika. Bir şeyler görmek için sabırsızlanıyorum... Open Subtitles هذا عظيم إنني متلهفة لرؤية جزء من السيناريو
    Evet, bende onlarla tanışmak için ve onların kültürleri ve tarihleri hakkında birşeyler öğrenmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles حسنا, أنا أيضا متلهفة لمقابلتهم أتعلم من ثقافتهم وتاريخهم
    Ve ben geri dönmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles وانا نوع ما متلهفة للعودة الى هناك.
    Evet, sırada ne olduğunu duymak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles نعم، أنا متلهفة لأعرف ماذا ستفعل بعدها
    Dr. Sobel ile ilgili duyacaklarım konusunda sabırsızlanıyorum. Open Subtitles أنا متلهفة لسماع المزيد من اتصالاتك مع الدكتور (سوبل)
    Seninle konuşmaya can atıyor gibi gözüküyor. Open Subtitles يبدو أنها متلهفة جداً للتحدث معك
    Sabah kalktığında güne başlamak için can atıyor musun? Open Subtitles هل تجدِ نفسكِ ... تستيقظِ في الصباح متلهفة لبدء يومك ؟
    -Bu yüzden evine dönmek için can atıyordu. Open Subtitles لهذا كانت متلهفة للعودة إلى تلك الشقة
    Posterleri görmek için can atıyorum. Open Subtitles حسنا ،أنا متلهفة لرؤية هذا الفلم
    Neden gitmeye bu kadar heveslisin? Open Subtitles لِمَ أنتِ متلهفة إلى هذا الحد للذهاب؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more