Her baba, kızının özel olup, muhteşem şeyler yapmasını bekler. | Open Subtitles | كل أب يأمل أن تكون ابنته متميزه ونفعل أشياء عظيمة. |
Kendin özel olduğunu düşün, bu yeter. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي يجب أن يعتقد أنكِ متميزه هو أنتِ |
Ve sana karşı hala bir şeyler hissediyor olmamın anlamı, yaşadıklarımızın özel olduğu anlamına geliyor. | Open Subtitles | لكن لأني مازلت أحمل مشاعراً تجاهك فهذا يعني أن علاقتنا كانت متميزه |
Ve sakın bana tek kaldığım için özel olacağımı söyleme. | Open Subtitles | ولا تخبريني بإني اذا كنت الشخص الوحيد, فإن هاذا ما يجعلني متميزه. هذا نفع فقط عندما صنعت لي جدتي سروال من قماش تيري |
Senin ne kadar özel biri olduğun hakkında hiç bir fikri yok. | Open Subtitles | ليس لديه اي فكرة كم انتي متميزه |
Başkaları özel olduğumu düşünsün diye. | Open Subtitles | لذا الناس يعتقدون أني متميزه |
özel aileye özel yemekler. | Open Subtitles | طعام متميز لأسره متميزه. |
özel olan neyin var? | Open Subtitles | ما الذى جعلك متميزه هكذا ؟ |
Ne kadar özel biri olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | اعلم كم انتي متميزه |
Bilmiyorum. Kate özel bir kadın. | Open Subtitles | لا اعلم كايت" سيده متميزه" |