"متورمة" - Translation from Arabic to Turkish

• şişmiş
• şişti
• şiş
• şişmemiş
• şişmişti
• şişkinlik

Fakat bu şişmiş dudaklar, çökmüş gözler ve kızarmış yanaklarla bile, ben, işte tam burada, inanılmaz bir keyif alıyordum.
ولكن حتى مع شفاه متورمة وعينين غائرتين ووجنتين مضرجتين بالحمرة، وجدت أن هذا المكان هنا يعج بالكثير من المتعة.

Eğer diğer akciğerinde şişmiş lenf düğümleri olmasaydı, bu olabilirdi.
ممكن، إن لم يكن لديها بالفعل خلايا لمفاوية متورمة بالرئة الأخرى

Gözbebeklerin büyümüş, bazı bezlerin şişmiş, nabzın normalin üstünde.
غددك متورمة سرعة نبضاتك فوق المستوى الطبيعي

Karnım çok ağrıyor, terliyorum ve lenf bezlerim şişti.
فمعدتي تقتلني, وأنا اتعرق, وعقدي اللمفاوية متورمة

Ayaklarım şişti günde iki bin kere işiyorum.
- حسناً اقدامي متورمة انا اتبول 2000 مرة في اليوم

Hastanın şikayetleri, şiş bir karın, paranoya ve kahverengi idrar.
مريض قدم بمعدة متورمة وإضطراب فزع وبول بني

Lenf düğümlerin şişmemiş. Bu çok iyi.
خلاياك اللمفاوية غير متورمة هذا جيد

Elleri kızarmış ve şişmişti.
كانت يداها حمراء و متورمة

Tabii. Doktor, muhtemelen şişkinlik yapmış bir lenf nodu olduğunu söyledi. Unuttun mu?
صحيح , حسناً , لقد قال أنه ربما كانت فقط عقدة لمفاوية متورمة , أتذكر ؟

- şişmiş ayak sabah hastalığı, kabızlık, yemeklerin tuhaf tatması aşermeler, yüksek ateş ve çarpıntı, ruh hali değişimi hassas kıç deliği...
13,391 غثيان صباحي , إمساك , أكلات غريبة رغبة شديدة , ومضات ساخنة , تقلبات بالمزاج فتح شرج متورمة

şişmiş bir diz yüzünden, nasıl nöbet geçirdi?
كيف يمكن ان تأتيها النوبة نتيجة ركبة متورمة ؟

Bedenleri çok şişmiş ne olduğunu görmem için kesmem gerekiyor.
الأجساد كانت متورمة جداً توجبَ عليَ قطعهم لأتمكن من إلقاء نظرةٍ بالداخل

O kızın, benim eski aşkımın, son kez onu uzun zaman önce gördüğümde beni bir partide bulmaya geldiğinde, sarhoşluktan sendeleyerek düşüşü, eteği sıyrılmış yere serilişi, gözleri kırmız damarlı ağlamaktan şişmiş, utancı, onursuzluğu.
الفتاة ,حبي القديم , في ماضي الوقت الضائع رأيتها عندما أتت لتجدني في حفلة , تعثرت بثملها , وقعت , ترامت ,ارتفعت تنورتها , عيونها حمراء , متورمة بالدمع ,عارها , فقدانها لشرفها

Nereye gittiğini bilmiyorum, ama bir keresinde ...gözü morarmış ve çenesi şişmiş halde gelmişti.
لا أدري أين يذهب ولكن... ذاتمرة،عندعودته... كانت هناك كدمة حول عينه ولثته متورمة

Gecenin sonunda ayaklarım davul gibi şişmiş olur!
قدمي متورمة مثل الفطيرة المنفوخة في نهاية الحفلة!

Ve lenf bezleriniz de şişmiş.
وزوائدك الأنفية متورمة أيضاً

"Ve bacağım şişti ve kanıyor.
وساقي متورمة وتنزف

Ayak bileğim şişti.
إن ركبتي متورمة حقاًً

Ben hizmet dışıyım. Eklemlerim şişti.
أنا لا أستطيع مفاصلي متورمة

şişti ve çok acıyor.
انها متورمة,وتؤلمني بشده

Hala anlayabilmek için çok şiş..
لا تزال متورمة لا يمكن الحكم الان

Şimdi memeleri şiş vaziyette ve 15 kilo aldı.
الآن حلماتها متورمة وإكتسبت 15 رطل

Margot'nun sol gözü şişmişti.
عينها اليسار كانت متورمة/.

Büyük bir olasılıkla kafasını yere vurduğunda meydana gelmiş subdural bir hematom var ve beyin dokusunda şişkinlik var.
لديه ورم دموي تحت الجافية والذي على الأرجح حدث عندما اصطدم رأسه بالأرض والآن أنسجة المخ متورمة