Baş'ının bir karpuz gibi parçalanması için elimle bir işaret vermem yeterli. | Open Subtitles | أحتاج فقط لرفع يدي ورأسكِ سينهار مثل البطيخ |
Öyle utangaç ve sevimliydi ki ayrıca saçları da karpuz gibi kokuyordu. | Open Subtitles | لقد كان خجولاً جداً ولطيفاً جداً... وشعره... ، رائحته كانت مثل البطيخ. |
Senin on metre yakınına yaklaşsaydı kafasının karpuz gibi patladığını görürdün. | Open Subtitles | إن اقترب منك بعشر اقدام لرأيت رأسه يتفجر مثل البطيخ |
Bunu ağzına sokacağım, tetiği çekeceğim, varilden yayılan gazlar olgunlaşmış bir kavun gibi kelleni uçurabilir. | Open Subtitles | سأضع هذا في فمك و أسحب الزناد ضغط الغازات التي في فوهة المسدس سيفجر رأسك مثل البطيخ الطازج |
O zaman söyle de septe gitsin ve Yüce Rahip'in kafasını kavun gibi ezsin. | Open Subtitles | لذا مُريه أن يسير إلى سيبت ويسحق رأس سبارو السامية مثل البطيخ. |
Süpermarkete gidip kutu alman gerekir ve kutular temiz değilse kitapların kavun gibi kokar. | Open Subtitles | يجب عليك أن تذهبين للسوبرماركت للحصول على الصناديق وإن لم تكن نظيفة ستكون رائحة كتبك مثل البطيخ وستكون مثل... |
Bu uyuşturucu ahırını istediğiniz gibi yok edebilirsiniz ama önce bizim kafalarımızı aynı bir kırılmış karpuz gibi ezmelisiniz! | Open Subtitles | يمكن أن تحطّم حظيرة المخدّر هذا و لك ما تريد... لكن أولاً يجب أن تحطّم رؤوسنا مثل البطيخ الناضج! |
- Evet, ama yarın ellerim karpuz gibi şişecek. | Open Subtitles | ولكن نظرة ستعمل يدي ل مثل البطيخ غدا. |
Kafam piknikteki karpuz gibi terler. | Open Subtitles | رأسي يتعرق مثل البطيخ في النزهه |
Toplanmaya hazır bir çift olgun kavun gibi. | Open Subtitles | مثل البطيخ الجاهز للاكل |
Biçimsiz bir kavun gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | اجل تبدو مثل البطيخ المتعفن |