Şimdi hakkımdaki gerçeği biliyorsun. Haşere gördüğüm zaman ufak bir kız gibi davranırım. | Open Subtitles | حسناً ، أنتِ تعرفين الحقيقة بشأني أنا مثل الفتاة الصغيرة عندما أرى الحشرات |
Buraya doğru gelen kocaman bir popo görürsen kız gibi çığlık at. | Open Subtitles | إذا رأيتَ عفريتاً عريض المنكبين قادم من تلك الناحية، فاصرخ مثل الفتاة |
Böyle giyinerek, hepsi birer kız gibi görünüyor değil mi? | Open Subtitles | انتهت من الامور بهذا الشكل يبدو مثل الفتاة صحيح ؟ |
- Belki de Jane Eyre'ın Rochester'ın Thornfield malikânesinde kendini tamamen yeni bir kız gibi hissettiği romanı okumalısın. | Open Subtitles | ربما كنت ترغب في الاستماع عن جين آير، الذي شعر تمام مثل الفتاة الجديدة في قاعة ثروندفيلد في روتشر |
Zengin bir adamın güzel bir kız gibi olduğunu bilmiyor musunuz? Onunla sırf güzel diye evlenmezsiniz. | Open Subtitles | ألا تعرف أن الرجل الغني مثل الفتاة الجميلة؟ |
Talbotlar'ın bahsettiği şu Alman kız gibi gerçekten eğitimli bir hizmetçi tutmak ve onu eve almak istiyorum. | Open Subtitles | إن يكون لدى خادمة مدربة جداً مثل الفتاة الالمانية التى تتحدث أعلانات تالبوتس عنها وأجعلها تعيش فى هذا المنزل |
kız gibi konuşmalısın. | Open Subtitles | وتذكر. أنت يجب عليك أن تجعل صوتك يبدو مثل الفتاة |
X-Men'de duvarlardan geçen kız gibi olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد ان اكون مثل الفتاة في اكس مان اللتي تستطيع المشي عبر الجدران |
Birkaç dakika sonra kapı ardına kadar açılacak ve büyük, kötü denizci küçük bir kız gibi odaya atlayacak. | Open Subtitles | في خلال لحظات الباب سوف يفتح وهذا البحار السيء سوف يقفز مثل الفتاة الصغيرة |
İleride kolunu kız gibi boyatmadan önce iki kez düşünürsün. | Open Subtitles | ربما في المستقبل ستتردد قبل . أن تصبغ ذراعك مثل الفتاة |
fakat yedikten sonra suçluluk hissedip, yediklerini yakmak için bir kız gibi parkta koştuğunu biliyorum. | Open Subtitles | لكن تشعر بالذنب لإنك اكلتهن ولذالك تذهب الي الحديقة لتحرق السعرات الحرارية مثل الفتاة |
Onu tehdit ettim ve bir kız gibi burnunu çeke çeke ağladı. | Open Subtitles | قمت بتهديده فبدأ بالبكاء والنياح مثل الفتاة |
Peruk taktığında gerçekten kız gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | عندما انظر اليك بعد ارتداء شعر مستعار تبدو مثل الفتاة حقآ |
Tıpkı hiç olmadığım masum bir kız gibi tüm kuşku ve endişelerimden özgür. | Open Subtitles | حرّة من أيّ شكوك ومخاوف، مثل الفتاة البريئة التي لم أكن أبدًا. |
Sen burada aşağıda yaban arısı üzerine oturmuş küçük bir kız gibi feryat ederken nasıl uyuyabilirim? | Open Subtitles | كيف من المفترض أن أنام و أنت هنا تنوح مثل الفتاة الصغيرة, جالس على طنانة ؟ |
- Luke küçük bir kız gibi canını almamam için yalvardı. | Open Subtitles | لحياته مثل الفتاة الصغيرة. نريد إجابات من ذلك الشخص. |
Kincaid iri kıyım, pek de güzel olmayan bir kız gibi salınıyorsun. | Open Subtitles | حسناً يا فيرغوس، أرنا ما لديك كينكيد، أنت تضرب مثل الفتاة وليست فتاة جميلة |
Seni herkes ister. Sen her erkeğin istediği seksi kız gibisin. | Open Subtitles | الجميع يريدك، أنت مثل الفتاة المثيرة الذي يريدها كل الشبان |
Benim Hintli güzelim gibisini görmedim. | Open Subtitles | ليس هناك فتاة مثل الفتاة الهنديه |