Senin yaşlarındayken babam bizi terketti. Başka bir tane daha söyleyeyim mi? | Open Subtitles | ،أبى تركنا و أنا فى مثل سنك أتريد معرفة شيئا ً آخر ؟ |
Senin yaşlarındayken aynı boklar benim de başıma geldi. | Open Subtitles | عندما كنت في مثل سنك ، بعض ما حدث لي أيضا. يحدث لنا جميعا. |
Ben bu yaşta, ve bir çok yardımcı oldu. | Open Subtitles | انا فعلت ذلك فى مثل سنك وهذا ساعدنى كثيرا |
Senin yaşlarında iken babam bizi terketti. Başka bir tane daha söyleyeyim mi? | Open Subtitles | ،أبى تركنا و أنا فى مثل سنك أتريد معرفة شيئا ً آخر ؟ |
senin yaşındayken Masao'da "Shushi"yi severdi. | Open Subtitles | ماسو كان يحب السوشى كثيرا عندما كان فى مثل سنك |
senin yaşında biri riski seviyorsa öldürmeyi düşünür... ölmeyi değil. | Open Subtitles | كلا، ففى مثل سنك يفكر المرء فى القتل .. لا فى الموت |
Hey, bu kanalı en son yüzerek geçtiğimde senin yaşındaydım. | Open Subtitles | وآخر مرة قطعت هذا المجرى سباحة كنت في مثل سنك |
Annenle ilk tanıştığımızda senin yaşlarındaydım. | Open Subtitles | كنت في مثل سنك حين قابلت أمك لأول مرّة |
Senin yaşlarındayken annem kanserden öldü. | Open Subtitles | توفيت والدتي بسبب السرطان حينما كنت في مثل سنك. |
Onunla hiç tanışmadım... ama babam senin yaşlarındayken bunu bana vermişti... | Open Subtitles | لم اقابلها قط لكن ابى اعطانى هذه عندما كنت فى مثل سنك تقريباً |
Senin yaşlarındayken vefat etti. | Open Subtitles | ماتت عندما كنت في مثل سنك |
Güzel, çünkü bunun senin için ne kadar zor olduğunu biliyorum bu yaşta böyle bir işi kaybetmek. | Open Subtitles | جيد لأنني أعلم كم من الصعب أن تخسر وظيفة خدمية كهذه في مثل سنك |
Utanman lazım, daha bu yaşta ahlakı bozuk ve karaktersiz biri oldun çıktın! | Open Subtitles | عليك أن تخجل من كونك منحرفاً جداً و تالفاً في مثل سنك! |
Satıcının bana söylediği, burada senin yaşlarında çocukları olan birçok ailenin yaşadığı. | Open Subtitles | ـ حسنا لقد اخبرنا المؤجر ان هناك الكثير من العائلات لديها اولاد في مثل سنك |
Zaten senin için bir kaç gömlek üstün. Biliyor musun senin yaşlarında bir oğlum var. Pensilvanya'da yaşıyor. | Open Subtitles | سوف تتجاهلك على كل حال أتعلم لدي ولد فى مثل سنك |
Arkadaşın Diggory. senin yaşındayken bir ıslığı saate dönüştürür saatin zamanı şarkıyla söylemesini sağlardı. | Open Subtitles | عندما كان صديقك ديجورى فى مثل سنك كان يعرف كل التعاويذ دون أن يخطأها |
Kendiminkini biraz daha erken kullanabilmeyi öğrenseydim ve senin yaşındayken koleje gitseydim bugün bu şekilde yaşıyor olmazdık. | Open Subtitles | إن كنت قد تعلمت كيف أستخدم عقلي في وقت أكثر بكوراً، كنت لأذهب إلى الكلية عندما كنت في مثل سنك. ربما لن نعيش هكذا. |
senin yaşında bir erkek bir kadınla beraber olmalı. | Open Subtitles | ففى مثل سنك يميل الشباب إلى مصاحبةِ النساء |
Ailem boşandığında senin yaşındaydım. | Open Subtitles | لذلك كما تعلمين, أنا كنت في مثل سنك عندما تطلقا والدي |
Savaş olduğunda senin yaşlarındaydım. | Open Subtitles | كنت تقريبا فى مثل سنك عندما نشبت الحرب |