Eline iyi bir şans geçse bile kurbağa gibi oturacak mısın? | Open Subtitles | ستبقى مثل ضفدع في بئر حتى لو أتتك الفرصة؟ |
Ve seninleyken kalbim temmuz ayında asfalt üstünde hemen ölmeden önceki bir kurbağa gibi hop hop atıyor. | Open Subtitles | وعندما أكون معك قلبي يقفز ,مثل ضفدع على الأسفلت قبل ان يموت |
Sadece bir kapı açıp hastaya sorununu gösterip bir kurbağa gibi kenarda durmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد فقط أن أفتح الباب للمرضي و أريهم مرضه و هو جاثم مثل ضفدع الطين |
Bir gölet kurbağası gibi boş olacağını sanmıyorum Artık böyle şeyler olmayacak. | Open Subtitles | لا أفكر مثل ضفدع المستقع ... أولئك الذين لا يبقون في المكتب ... |
Biliyorum annem iyi görünüyor ama o kimse bakmadığı zamanlarda şarkı söyleyip dans eden çizgi kurbağa gibi. | Open Subtitles | أعلم ان امى تبدو لطيفة لكنها مثل ضفدع الكرتون الذى يرقص ويغنى حينما لا ينظر اليه احد |
Eğer Beni acilen hastaneye götürürsek midesini boşaltacaklar ya da onu kurbağa gibi kesecekler ve her hâlükârda tahmin edin ne bulacaklar? | Open Subtitles | لو أخذنا (بن) إلى الطوارئ الآن سيقومون بغسيل معدته أو سيشرحونه مثل ضفدع وفي كلا الحالتين، احزروا ماذا سيجدون ؟ |
Neden bahsettiğini bilmiyorum. Yani bana hiçbir çıkarın olmadan yüzünü aptal bir kurbağa... | Open Subtitles | أتقول أنك صبغت وجهك مثل ضفدع لعين وليس لديك دافع خفي من هذا 375 00: |