"مثل عندما" - Translation from Arabic to Turkish

    • zamanki gibi
        
    • Hani
        
    • Mesela
        
    • zaman gibi
        
    • Aynı
        
    • olduğu gibi
        
    • zamandaki gibi
        
    Çıplak ayak etrafta koşturuyorsun Aynı ata bindiğin zamanki gibi. Open Subtitles أنتِ تركضين بدون حذاءكِ مثل عندما أمتطيتِ حصانكِ
    Çanta almak için alışverişe gittiğimiz zamanki gibi mi? Open Subtitles نوع ما مثل عندما ذهبنا لنافذة التسوق لشراء حقائب اليد؟
    Ayrıca, o gülünç Grease kedi kıyafetini giydiğim zamanki gibi üzgün, bir fahişe palyaçoya dönmedim bu sefer. Open Subtitles بالأضافة , هذا ليس مثل عندما تحولت إلى مهرجة عاهرة حزينة ولبست حلة قطة زيتية سخيفة
    Hani başkasına kızıp da eşinize huysuzluk ettiğinizdeki gibi. TED مثل عندما تكون لئيماً تجاه زوجتك لأنك غاضب من أحدهم.
    Mesela bazen, acayip seksi bir hatunun olduğu şahane bir video bulursunuz... Open Subtitles مثل عندما يتعلق الأمر بالعثور على مقطع إباحي رائع لفتاة مثيرة للغاية
    Bilardo oynadığımız zaman gibi, atışlarını sıralamak için dünyanın zamanını harcıyorsun bilardo sopası ile kafanı ikiye yarasım geliyor. Open Subtitles مثل عندما نلعب البلياردو تستغرق وقت طويل لتحدد ضربتك لدرجة اني أريد أن أضربك بعصاك
    Ama sırf Kurt Adam, Drakula ve Frankenstein Aynı filmde buluşmuş gibi birlik olup üstüme geldiğiniz için oldu! Open Subtitles لكن فقط لأن ثلاثتكم تجمعتم كعصابة علي مثل عندما ظهر الرجل الذئب و دراكولا و فرانكشتاين في نفس الفيلم
    Evet,akşam yemeği partisinde olduğu gibi. Open Subtitles مثل عندما تغوط في سرواله في حفل العشاء ذلك
    Georgie Porgie ve ahlaksız kardeşi Rick Porgie'ye bakıcılık yapman gerektiği zamandaki gibi davranıyorsun. Open Subtitles مثل عندما كان يجب عليك مجالسة جورج بورجي. و أخوه الدنيء ,جورج بورجي.
    Tıpkı dantelli iç çamaşırı hakkında bana cevap vermediğiniz zamanki gibi mi? Open Subtitles مثل عندما لم تعطني جوابا واضحا بشأن السراويل المخرمة
    Şimdi bu yasal bir isim değişikliği mi, yoksa sana Lindsey dememizi istediğin zamanki gibi mi? Open Subtitles او انه مثل عندما كنت تريدنا ان نناديك بـ ليدنسي
    Bu postacının kadın olduğunu sandığın zamanki gibi oldu. Open Subtitles هذا مثل عندما اعتقدتي أن ساعي البريد إمرأة مرة أخري
    - Hani çok çok sarhoş olup uykunda kustuğun zamanki gibi. Open Subtitles هو مثل عندما تحصل حقا، حقا، فعلا في حالة سكر وكنت تقيؤ في نومك.
    Bozuklukları çöp öğütücüsüne attığın zamanki gibi. Open Subtitles مثل عندما تضعين كل تلك النقود المعدنية في آلة التخلص من القمامة
    - Kendini hapse soktuğun zamanki gibi mi? Open Subtitles أتعني مثل عندما تدبرتَ أمرك بذهابك للسجن؟
    Hani arabanızda sorun olur da, tamirciye götürürsünüz o sorun tekrar etmez ya. Open Subtitles إنه مثل عندما يكون لديك مشكلة في سيارتك وتذهب إلى الميكانيكي ولا ينفع ذلك مجدداً
    Bu şey gibi.. Hani yılan derisini değiştirir.. Open Subtitles انه مثل, تعرف, مثل عندما تبدل الحية جلدها
    Mesela gerçekten hoşlandığını fark ettiğinde olduğu gibi. Open Subtitles مثل عندما تدرك إنه من الممكن أن تعجب بشخص بعد كل شيء
    Üniversiteye falan gittiğimizde Mesela. Open Subtitles تعلمون ، مثل عندما نذهب بعيدا إلى الكلية أو أيا كان.
    Hani Dave Thomson'ın olayını öğrendiğimiz zaman gibi birden donmuş tatlıları daha tatlı gelmeye başlamıştı. Open Subtitles تعلمين مثل عندما أكتشفنا حول ديف توماس فجأه حلاواه اللبنيه المثلجه طعمها مر حلو
    En ufak bir şeyi değiştirmeye kalksam, hemen çıldırıyorsun, Aynı ketçapı değiştirdiğim zaman gibi. Open Subtitles انا حاولت تغير اصغر شي, وانت تصبح مجنون , مثل عندما غيرت " الكاتشب "
    Doğum Uzmanı olduğum zamandaki gibi. Open Subtitles مثل عندما كنت طبيب نساء وتوليد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more